Çünkü kimse Ultra Man'i görüp anlatacak kadar hayatta kalamaz. | Open Subtitles | لأن كل من رأى (ألترامان) لم يعش ليقص ما رآه |
Bu büründüğün Ultra Man kişiliği dahice. | Open Subtitles | شخصية (ألترامان) التي تظهر بها، فكرة عبقرية |
Benden uzak dur Clark. Ya da Ultra Man, her neysen. | Open Subtitles | ابتعد عني يا (كلارك)، أو (ألترامان) أو أياً تكن |
Ultraman ise bu mesafenin neredeyse iki katıdır. | Open Subtitles | بينما "ألترامان" هو بالأساس ضِعف تلك المسافة، |
Birkaç Iron Man yarışında kariyerimde ilk beşe giren en iyi performanslarımı sergiledim ve Ultraman Dünya Şampiyonluğu'nu kazanmayı başardım. | Open Subtitles | أنجزت سِباقين "الرجل الحديدي"، وأنهيتهما ضمن الخمسة الأوائل، إنّه أفضل أداء في مسيرتي الرياضية. وتمكنتُ من الفوز بمسابقة "ألترامان" العالمية. |
Ayrıca Ultraman Dünya Şampiyonu'yum. | Open Subtitles | وأيضاً بطلة عالمية في "ألترامان". |
Demek Clark Luthor Metropolis'in gizemli Ultra Man'i. | Open Subtitles | (كلارك لوثر) هو نفسه الغامض (ألترامان) بـ(ميتروبوليس) |
Çünkü yıllardır Ultra Man ile yüz yüze gelmek istiyordum. | Open Subtitles | لأني انتظرت سنوات لأقابل (ألترامان) وجهاً لوجه |
Swann'ları öldürdüğünden beri Ultra Man'in peşindeyim. | Open Subtitles | كنت أطارد (ألترامان) منذ أن قتل آل (سوان) |