"ألعابك" - Translation from Arabic to Turkish

• oyuncaklarını
• oyuncakların
• oyunlarını
• oyunlarından
• oyun
• oyuncaklar
• oyunlarına
• oyunlarınla
• oyuncaklarının
• oyunları
• oyunlarınız
• oyuncaklarından

Eğer oyuncaklarını toplamazsan , Bir haftalığına TV yok.
إذا لم تبدئي بترتيب ألعابك سأحرمك من مشاهدة التلفاز لاسبوع

Tüm oyuncaklarını başkalarıyla paylaşmak zorunda kalmak ve babanın herkesle roket gemisi yapmasını seyretmek kolay olmamıştır.
أنا أعرف أنني كنت اليوم منشغلاً بالعناية بهؤلاء الأطفال الآخرين أعرف أن ذلك لم يكن سهلاً عليك أن يقاسموك ألعابك

oyuncakların dünyana saldırdığında, neden onları durdurmadın?
عندما ألعابك هاجمت عالمك لماذا لم توقفيهم؟

Ya küçük oyunlarını oynamaktan soğumuşsak küçük kardeşim?
ماذا لو أننا رفضنا لعب ألعابك أيتها الأخت الصغيرة ؟

Senin bu aptal oyunlarından ve sekreterin olmaktan sıkıldım!
أنا تعبة من ألعابك ألصغيرة تعبة من كوني سكرتيرتك ألصغيرة

Benim oyun oynamaya falan hiç niyetim yok burada. Ne haltlar döndüğünü anlamadiğimiz bir yerdeyiz.
انصت يا صاح , لست ألهو في ألعابك الآن لا أعلم ما يجري

oyuncaklarını bulamadım, bu yüzden neden sadece şu saç kurutma makinesi ve çıngırakla oynamıyorsun?
لم أتمكن من إيجاد ألعابك لماذا لا تلعب بمجفف الشعر والخشاخيش هذه؟

Hatta oyuncaklarını bile koydum.
بسكويت، خضروات وحتى ألعابك القديمة، رأيت ؟

Matthew, dün gece sana oyuncaklarını kaldırmanı söylemedim mi?
ماثيو، لم أكن أستطيع أن أقول لك ضعت ألعابك فى مكانها الليلة الماضية؟

Pekala, dostum oyuncaklarını alıp gittiğimiz için kusura bakma ama...
حسناً يا صاح ، آسف بشأن سرقة ألعابك والهرب ، لكن

Tüm oyuncaklarını satacağız ve parkta bir çadırda yaşayacağız tavşan ve sincap yiyerek besleneceğiz.
سنبيع كل ألعابك وسنعيش في خيمة في الحديقة سوف نأكل الأرانب والسناجب

Bak, Stewie, işler kötüye gitse de, sen ve oyuncakların lanetlenmeden önce kendinizi toparlayacaksınız.
لقد تخليت عن ألعابك و قد أقسمت على التمسك بها عندما تحصل أشياء صعبة

Sarah odana geri dön oyuncakların ve kostümlerinle oyna.
سارة... ... أعود إلى الغرفة الخاصة بك... ... لعب مع ألعابك والأزياء الخاصة بك.

Sanırım küçük oyuncakların başlarının çaresine bakabilir.
أظن أنّ ألعابك تستطيع تولي هذا بنفسها

Bu nedenle hain oyunlarını oynayabilirsin, Alex, yanılsamalarını kusursuz hale getirebilirsin, fakat beni duydun:
كي تمارس ألعابك الغير ممتنة وتحترف في أوهامك لكن خذ وعد مني

Buradaki cam kulenden küçük oyunlarını oynuyorsun ve masum insanlar ölüyor.
تلعب ألعابك الصغيرة هنا فى برجك الزجاجى, والناس الأبرياء يموتون

Bu senin o saçma oyunlarından biri değil!
هذه ليست واحدة من ألعابك اللعينة

Mobil oyun tesisini gerçekten kiralamam gerektiği için söyleyebileceğim bir şey var mı diye merak ediyordum...
كنت أتسائل, لأني أريد حقًا أن.. أستأجر مؤسسة ألعابك المتنقلة إذا كان هنالك أيّ شئ قد أقوله

..ev ya da oyuncaklar alana kadar.
من ذهب الى الخارج واشترى شقة فاخرة وكل ألعابك انت تعلم ، حياتي لم تتغير كثيرا

Tüm o hasta, zalim, kötü, küçük oyunlarına rağmen her zamanki kadar aklı başında.
يعني أنه رغم كل ألعابك الشريرة القاسية، ظل عاقلاً كما كان

Hala ev arkadaşımı çalmış kredi kartıma borç eklemiş Allen'la olan ilişkimi bozmuş olabilirsin ama beni oyunlarınla sindiremezsin.
تستطيعي سرقة زميلة سكني تشترين ببطاقتي الإئتمانيه "تدمير علاقتي مع "ألن ولكني لست "بقره" في ألعابك

Anneciğini arayalım, oyuncaklarının parasını kimin verdiğini söylesin.
فلنتصل بها حتى تخبرك من أين أتت كل أموال ألعابك

Peki ya beysbol oyunları ve danslar?
وماذا عن ألعابك البيسبول والرقص الرباعية

Dedektif, oyunlarınız için harcayacak zamanım yok.
أيها المفتش، ليس لدي الوقت لأشاركك ألعابك

Eski oyuncaklarından biri değil, değil mi? Çünkü hatırlayamadım.
إنها ليست أحد ألعابك القديمة، صحيح؟