"أمضيتَ" - Translation from Arabic to Turkish

• geçirdin
• geçirdiğini
• harcadın

Haftalarını babanın arabasını çarptığın gerçeğini özenle örtbas ederek geçirdin.
لقد أمضيتَ أسابيع مُخفياً ...بإسهاب حقيقة أنّكَ حطّمتَ سيّارة والدي

Bütün gününü beni bir vampir olduğuma ikna etmekle geçirdin.
أمضيتَ اليوم كلّه تقنعني بأنّي مصّاص دماء.

Sen Harikalar Diyarı'nda tanıdığım herkesten daha çok vakit geçirdin.
وأنتَ أمضيتَ وقتاً في "وندرلاند" أطول مِنْ أيّ أحد أعرفه

Ben... sadece biriyle uzun bir gece geçirdiğini anladım.
حسبتُ أنَّكَ أمضيتَ ليلة طويلة مع شخص ما

Korumaların geceyi burada geçirdiğini düşünecekler!
ستعتقد فرقة حمايتك أنّك أمضيتَ الليلة عندي!

Son 20 yılını hayatını değiştirmek için harcadın. Kardeşinle iyi geçinme zamanı geldi.
أمضيتَ 20 عامًا من تجنّب المواجهة آن الأوان لمصالحة أخيك

Çok fazla yalnız zaman geçirdin.
لقد أمضيتَ وقتاً طويلاً بمفردك.

Güvercin kız kardeşlerle uzun bir gece mi geçirdin?
أمضيتَ ليلة البارحة مع أشقاء السذاجة؟

Üç saatini onunla sevişerek geçirdin.
أمضيتَ 3 ساعات تضاجعها

Çünkü Faraday'ı küçük gemine bindirip adaya göndermeden önce bile on yılını, onun araştırmasına sermaye sağlayarak geçirdin.
لأنّه وحتّى قبل أن تضع (فاراداي) على متن سفينتك وترسله إلى الجزيرة، أمضيتَ عشرة أعوام في تمويل أبحاثه

Orada hiç vakit geçirdin mi?
هل أمضيتَ بعض الوقتِ هناك ؟

Amber Bradley'i öldürmemek için günlerini ormanda geçirdin.
أمضيتَ اليوم في الغابة محاولًا ألا تقتل (أمبر برادلي).

Walt, bütün geceyi burada mı geçirdin?
هل أمضيتَ الليلة بأكملها هنا يا (والت)؟

Zor bir gün geçirdiğini duydum.
سمعتُ أنّكَ أمضيتَ يوماً شاقّاً.

Bu diyara gelebilmenin yolunu bulabilmek için çok uzun zaman harcadın.
{\pos(190,210)}أمضيتَ وقتاً طويلاً في التفكير بطريقة للقدوم إلى هذه البلاد