"أمم" - Translation from Arabic to Turkish

    • Um
        
    • Şey
        
    • Hmm
        
    • Mmm
        
    • Mm
        
    • Ahm
        
    • Hımm
        
    • ulus
        
    • uluslar
        
    • Umm
        
    • ulusları
        
    • ulusların
        
    Um, siz Kristal Simyacı, Doktor Marco'sunuz, değil mi? Open Subtitles أمم, أنـت الـخـيـمـيائي الـكريستالي الـدكـتــور مـاركـو , أ لـيس كذلك؟
    Um,Eğer istersen kitabın bir kopyasını yapabilirim. Open Subtitles أمم , يمكنني أن أعـمل نسخة لكم من الكتاب , إذا أردتـم
    Dün gece uyuyamadım, Şey şey... nereden başlayacağımı bilemiyorum. Open Subtitles ‫لم أستطع النوم ‫ليلة البارحة، اه ‫أمم لا أعرف من أين أبدأ
    Şey, hala test etmemiz gereken algoritmalar ve bulmamız gereken değişkenler var. Open Subtitles . أمم ، إنه بحاجة للمعلومات الآن . حسناً ، لايزال لدينا بعض الخوارزميات لنجربها و متغيرات لنكتشفها
    Hmm, sizle birşey hakkında konuşabilirmiyim? Open Subtitles أمم, هل أستطيع أن أتكلم معكم يا رفاق عن أمر ما؟
    Mmm. Taze kesilmiş çiçek kadar güzel kokak bir Şey yok. Open Subtitles أمم , لا شيء راحته أفضل من الزهور المقطَّعة حديثاً
    Mm... e-mail için yeterli değil gibi ama sanırım telefon için yeterli olur. Open Subtitles أمم , أنتِ بمستوي متدني للبس لأجل رسالة إليكترونية ولكن لا بأس بك لأجل مكالمة تليفونية
    Tamam, Um... bu fotoğraf eski evimizin önünde çekilmişti, değil mi? Open Subtitles .حسناً,أمم. هذه الصورة أخذت من أمام منزلنا القديم , صحيح؟
    Um, The Way We Were, An Affair to Remember, Open Subtitles أمم, The Way We Were, An Affair to Remember,
    Um, sen... tatlı yeme modundamısın? Open Subtitles أمم, هل... هل أنتِ في مزاج لتناول التحلية؟
    Ben, Um, Elise teklifimi kabul ettiğini söyledi. Open Subtitles أمم , امم , اليس قالت لي انك قبلتي عرضي
    Şey, kısa bir süredir. Aslında çok hoş bir renkti, ve de hoşuma gitti. Open Subtitles أمم,فقط لفترهـ بسيطة وهو لون جميل وقد اعجبني
    Ah, Şey... şunu tavsiye ederim ki, anne, yani kendini çok yükseklerde biriymiş gibi göstermesen de olur. Open Subtitles آه، أمم.. أقترحبإحترام،أماه، أن لا تجلبي كل المتاع السلطاني.
    Çok mutlu olabilirdim eğer, Şey... ve başka türlü düşünmen beni çok üzer. Open Subtitles كنتسأفرح،لو، أمم.. وسأكون آسفا جدا إن كنت تشعر بالعكس.
    En son görüştüğümüzde çok zamanımız vardı Hmm? Open Subtitles كان لدينا الوقت تماما منذ آخر مرة إلتقينا ,أمم
    Şey, Mmm... bir yumak ne kadar uzundur? Open Subtitles حسناً , أمم ما هو طول قطعة من الخيط ؟
    Mm... Evet evet evet evet shh! Open Subtitles أمم , نعم , نعم , نعم نعم , فقط , صمتاً
    Ahm, hayır, hemen güvenlik masasının arkasındalar. Open Subtitles أمم , لا , إنهم هناك تماماً خلف مكتب الأمن
    Hımm,bunun ısınması mı gerekiyordu? Open Subtitles أمم, أمن المفترض أن يصبح هذا أكثر دفئاً ؟
    Uzun zaman önce bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Geldiniz, onları öldürdünüz ve topraklarını aldınız. İşgalci uluslar böyle yapar. Open Subtitles أنتم أتيتم، قتلتموهم و أخذتم أرضهم، هذا ما تفعله أمم الاحتلال
    Umm, Brian, çalışma kayıtlarını gün sonunda mı... yoksa hafta sonunda mı istersin? Open Subtitles أمم , برايان ,هل تريدنا لتسليم هذه الجداول الزمنية... في نهاية اليوم أو في نهاية الأسبوع ؟
    Çocuklar savaşlarda dövüştü. Onlar ulusları oluşturdu. Open Subtitles الأطفال خاضوا حروبا وقاموا ببناء أمم وشعوب
    Sınırların ve ulusların olmadığı bir insanın sadece kendine ve sevdiklerine bağlı olacağı bir dünya. Open Subtitles بدون حدود أو أمم والبشر سيقدمون ولاءهم لأنفسهم فقط

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more