Havaalanı güvenliğinden geçerken ötüyor. | Open Subtitles | يتسبب في صدور صافرات عند مروره بأجهزة أمن المطار. |
Ama Havaalanı güvenliğinden geçerken macera yaşatır sana. | Open Subtitles | ولكن العبور من أمن المطار قد تكون مغامرة |
Havaalanı güvenliğini arayın hemen. | Open Subtitles | حسناً, اجلب رجال أمن المطار الآن |
- Havaalanı güvenliğini nasıl geçeceksiniz? | Open Subtitles | -كيف تخطّطون للمرور من أمن المطار يا قوم؟ |
Madem bu iş bu kadar yasal, neden yarım düzine havaalanı güvenlik görevlisi seni silah zoruyla zapt etmek zorunda kaldı? | Open Subtitles | حسناً، إذا هذا كله شرعي جداً إذن كيف لنصف دزينة ضباط أمن المطار أمسكوك بفوهة مسدس؟ |
Bunun gibi zamanlarda havaalanı güvenliği dostunuzdur. | Open Subtitles | أفراد أمن المطار سيعاملونك بلطف في تلك الوردية |
Terminalin çıkışlarını tutsunlar. Havaalanı güvenliğine söyle, şüphe çekmesinler. | Open Subtitles | واجعليهم يغلقوم البوابات، واجعلي أمن المطار ليبقوا على دورياتهم، فلا يقوموا بأي شيءٍ يثير الشبهات |
Pasaportlarımız olmadan Havaalanı güvenliğinden nasıl geçeceğiz? | Open Subtitles | حسناً، كيف تتوقعين أن نعبر أمن المطار دون جوازات سفر؟ |
Havaalanı güvenliğinden, metro çanta kontrolüne kadar, hiç şüphesiz 9 Eylül'den sonra yeni bir dünya oluştu. | Open Subtitles | من أمن المطار إلى منطقة تفقّد الأمتعة في مترو الأنفاق, إنَّه و بدونِ شك, إنّها طريقة العالم الجديدة بالتظاهر بعد أحداث الحادي عشر من ايلول. |
Okul hayatı boyunca C'den yüksek bir not gördüğü yoktu ama esrarı Havaalanı güvenliğinden geçirecek kadar zekiydi. | Open Subtitles | انه لم يستطيع الحصول على درجة افضل من الـ " سي"، في أي من فئته الدراسية. لكنه ذكي بما فيه الكفاية لجلب الحشيش الخاص به ، عن طريق أمن المطار. |
Erwich, Havaalanı güvenliğinden geçti. | Open Subtitles | لقد رحل (غيرويك) من نطاق أمن المطار |
- Havaalanı güvenliğinden nefret ediyorum. | Open Subtitles | -أنا أكره أمن المطار . |
Havaalanı güvenliğini uyaracağım. | Open Subtitles | سوف أنبّه أمن المطار. |
Ellie, Havaalanı güvenliğini nasıl geçtin? | Open Subtitles | ايلي) , كيف استطعتي اجتياز أمن المطار ؟ ) |
Hikayesini doğrulamak için, şu an havaalanı güvenlik kameralarını kontrol ediyoruz. | Open Subtitles | نحن نتحقق من كاميرات أمن المطار الآن -لتأييد قصتها. |
havaalanı güvenlik sistemine sızmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تخترق نظام أمن المطار |
Ama şansımı deneyip telefon açarak buradaki havaalanı güvenliği odalarından birini bize ayırmalarını istemiştim. | Open Subtitles | لكن أُتيحت لي فرصة الاتصال و حجز غرفة هنا في صالات أمن المطار |
Bunu havaalanı güvenliği yoluyla almanın imkânı yok. | Open Subtitles | تلك من المستحيل أن يسمح لي أمن المطار بالاحتفاظ بها. |
Havaalanı güvenliğine takılmasın. Görmemeleri daha hayırlı. Rossum neden eski ajanlarından birinin aleyhlerine tanıklık etmesini istiyor? | Open Subtitles | عليه أن يتجاوز أمن المطار من الأفضل أن لا يروه إذاً لِمَ (روسوم) يريد أحداً من ناشطيه السابقين أن يشهد ضدهم؟ انتظر حتى أرحل, ومن ثم تأكد أن تطيحه أرضاً... مغشياً عليه في نهر "لوس أنجلوس" |