Son birkaç haftada birçok şey gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أموراً عديدة على مدى الأسابيع القليلة الماضية. |
Beni kötü yapmak için birçok şey denedi, ama başarılı olamadı. | Open Subtitles | فعلت أموراً عديدة محاولةً جعلي شرّيراً لكنّها أخفقت |
Aşağı bakarsın ve birçok şey görürsün. | Open Subtitles | ينظر منها الشخص سراً ويرى أموراً عديدة |
birçok şey tartıştık. | Open Subtitles | ناقشنا أموراً عديدة |
- birçok şey biliyorum. İşimin gereği. Mesela Gaston'un yoluna devam etmesine yardım etmeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | أعرف أموراً عديدة فهذا مِنْ مزايا عملي كمحاولتك لمساعدة (غاستون) للمضي قدماً |