"أمور كهذه" - Translation from Arabic to Turkish

• böyle şeyler
• Böyle şeyleri
• tür şeyleri
• tarz şeyler

Buna kimse inanmaz. - böyle şeyler söylerken dikkatli olun.
مستحيل، لن يصدق ذلك أحد إحذر من قول أمور كهذه

İşe bakın! böyle şeyler oluyor mu?
هذا أمر نادر فعلا هل تحدث أمور كهذه فعلا؟

Tatlım, böyle şeyler söylemeyi bıraksan iyi olacak.
عزيزتي، قد تودين أن تتوقفي عن قول أمور كهذه

Bebeğim, ben Böyle şeyleri binlerce kez yaptım.
حبيبتي، لقد قمت بعمل أمور كهذه لآلاف المرات.

Sesinde bir şey vardı. Böyle şeyleri kaçırmam.
كان هنالك أمر ما في صوتكَ، لا تفوتني أمور كهذه

Hepinizin bildiği gibi, bu tür şeyleri gizli tutmak isterler.
أنتَ خصيصًا تعلم أنّهم يحبّذون التستر على أمور كهذه.

Sorduğum için bağışlayın ama bu tarz şeyler insanı ümitsizliğe sürükler.
اعذرني على السؤال، ولكن أمور كهذه قد تقود الرجل إلى الإحباط

Black böyle şeyler olur. At bahisleri şans oyunudur. Ve dedikleri gibi şansın büyük rolü var.
أمور كهذه تحدث المراهنة على الخيول ، لعبة حظ وكما يقول الإسم ، الحظ خير وشر

Ama, senin sesinle böyle şeyler bile bir filme dönüşüyor.
لكن، مع صوتكِ أمور كهذه يمكنها أن تتحول إلى مشهد في فيلم

İnsanlara böyle şeyler yapıp, yanlarına kalacağını sanıyorlar.
يحسبون أنّ بمقدورهم فعل أمور كهذه إلى الآخرين

Ama böyle şeyler konusunda ser verip sır vermezler.
إنهما شخصان محبان للخصوصية جداً حول أمور كهذه

böyle şeyler moralimi bozunca ne yapmayı severim biliyor musun?
عندما تقوم أمور كهذه بإحباط معنوياتي، أتعلمون ماذا أحب أن أفعل؟

böyle şeyler hiç olmaz. Hele de bu gemide.
أمور كهذه لا يجب أن تحصل ليس في هذه المركبة

Şimdi, bilim insanlarının ve akademisyenlerin olduğu bir seyirci topluluğu önünde böyle şeyler söylememem gerektiğinin farkındayım, ama gerçek şu ki, ciltlerindeki rahatsızlıklardan dolayı anneannemi ziyaret eden bu kişilerden bir tanesinin bile mutsuz ya da iyileşmeden gittiğini görmedim.
وأنا أدرك أنه لا ينبغي علي ذكر أمور كهذه أمام جمهور من الباحثين والعلماء, والحق أقول, من بين كل الناس الذين زاروا جدتي لعلاج أمراضهم الجلدية، لم أرى شخصاً واحداً قد رجع وهو غير مسرور أو غير متعافي.

Yaşıtın çocuklar böyle şeyler hakkında düşünmezler.
من هم في سنك لا يفكروا في أمور كهذه

böyle şeyler için köpeklerin altıncı hissi vardır.
تتمتع الكلاب بحاسة سادسة في أمور كهذه

Güzel, güzel. böyle şeyler söylemeye devam et.
جيد جيد إستمري في قول أمور كهذه

En iyi arkadaşlarına Böyle şeyleri söylersin.
نحن أصدقاءه ، إنك تخبر أصدقاءك أمور كهذه

Böyle şeyleri gerçekleştirdiğim için biraz popülarite hak ediyorum.
لهذا أستحق بعض الشهرة لجعل أمور كهذه تحدث

Lütfen, sen Böyle şeyleri konuşabildiğim kişisin.
-لا يمكننا الحديث عن هذا -أرجوك؟ أنتَ الشخص الذي أتحدّث إليه حول أمور كهذه

Bu göreve bu tür şeyleri... önlemek için getirilmiştim..
تم إحضاري هنا للتأكد بعدم حدوث أمور كهذه

Bu tarz şeyler konuşabildiğimiz zamanlar çok uzun zaman önce değildi.
بالماضي القريب كنا سنتحدث عن أمور كهذه