Çalışıyordum ama sana kahvaltı getirdim çünkü ben süper bir anneyim. | Open Subtitles | كنت أعمل لكنّي أحضرت لك الإفطار لأنّي أمٌّ ممتازة |
Ben de ona rüşvet verebilirdim. Ama ben iyi bir anneyim. | Open Subtitles | كنتُ أستطيعُ رشوتَه، لكنّي أمٌّ صالحة. |
Ben iyi bir anneyim. Stan ne yapıyor biliyor musun? | Open Subtitles | إخرس، فأنا أمٌّ صالحة |
Zaten halihazırda harika birisin ve çok iyi bir arkadaş ve inanılmaz bir annesin. | Open Subtitles | لأنّك أصلاً شخصٌ مميّز و صديق جيّد و أمٌّ رائعة |
Bu fırsat için teşekkür ederim Tina. Çok iyi bir annesin. | Open Subtitles | شكراً على كلّ هذا "تينا"، أنتِ حقّاً أمٌّ رائعة |
Çünkü onu sizin bulmanızı istedim dediğiniz gibi iyi bir anne olsaydım ama değilim. | Open Subtitles | لأنّي كنتُ أريدكم أنّ تبحثوا عنها. نفس الشيء ستفعليه إنّ كنتِ أمٌّ جيدة وليس أنّ كنتِ بمثل هذه الفوضى. |
Onu geri götüreceğin bir annesi var mı? | Open Subtitles | هل لديه أمٌّ تريد إرجاعه إليها؟ |
Ben kötü bir anneyim. | Open Subtitles | أنا أمٌّ غير صالحة |
Harika bir anneyim. | Open Subtitles | -أنا أمٌّ عظيمة ! |
Ben artık bir anneyim. | Open Subtitles | أنا أمٌّ الآن |
Ben artık bir anneyim. | Open Subtitles | أنا أمٌّ الآن |
- Ben iyi bir anneyim. | Open Subtitles | -أنا أمٌّ جيدة |
Sen müthiş bir annesin. | Open Subtitles | أنتِ أمٌّ عظيمة |
Demek istediğim, sen felaket bir annesin. Jules! | Open Subtitles | ـ المغزى هو أنّك أمٌّ فظيعة ! |
Genç ve sorunlu bir anne, belki öldürdü belki de öldürmedi. | Open Subtitles | أمٌّ شابة مضطربة جدّاً ربما قتلتها وربما لم تفعل |
Burada olmamızın nedeni, bir hata yapıImış olması, ve bu hata yüzünden de bir anne ve oğlu şu an ayrılar. | Open Subtitles | سببُ وجودنا هو، خطأٌ ما قد أُرْتُكِب، وبسبب هذا الخطأ، أمٌّ وإبنها قد تفرّقا. |
Daha iyi bir anne olmak ne kadar zor olabilir ki? | Open Subtitles | هل من الصعب عليكِ أن تكوني أمٌّ جيّدة؟ |
Çocuğun onunla ilgilenmesi için bir annesi var. | Open Subtitles | الطفل لديه أمٌّ ترعاه |