Annen olduğunu biliyorum ama sana bu şekilde davranan biriyle ortak olamazsın. | Open Subtitles | أَعْلم بأنّها أمُّكِ لَكنَّك لا يُمكنُ أن تتشاركي مع شخص يعاملك بهذه الطريقة |
Sizin hediyelerinizi hep Annen seçerdi. | Open Subtitles | إلتقطتْ أمُّكِ دائماً كُلّ مادتكَ خارج. |
- Annen, adı her neyse, o herifle ve eczane zinciriyle ilgili durmadan konuşuyordu. | Open Subtitles | تُناقشُ أمُّكِ كُلّ تُريدُ... حول الذي اسمُه وسلسلته مِنْ الصيدلياتِ. |
Annenin başasistanla ilişkisi mi vardı? | Open Subtitles | أقامت أمُّكِ علاقةً مع رئيس المقيمين؟ |
Annen iyi. Hemen Annenin yanına dön. | Open Subtitles | هاري ارجعي إلى أمُّكِ. |
Bu öğleden sonra Annen kafasındaki kan pıhtısı için ameliyata girdi. | Open Subtitles | بعد ظهر اليوم دَخلتْ أمُّكِ جراحةً لإزالة a جلطة دمِّ في دماغِها |
İşte Ochô, Annen bu kadın. | Open Subtitles | واوشو، هذه أمُّكِ. |
Annen bazı şeyler görürdü. | Open Subtitles | عِنْدَها رُؤى أمُّكِ. |
Annen şeftalili tart mı yapıyor? | Open Subtitles | تَجْعلُ أمُّكِ إسكافي خوخِ؟ |
Annen orada çalışırdı. | Open Subtitles | عَملتْ أمُّكِ هناك. |
Annen zambak sever, değil mi? | Open Subtitles | أمُّكِ تحب السوسن، صح |
Lizzy, ben Annen. | Open Subtitles | ليزي، هذه أمُّكِ . |
O senin Annen. | Open Subtitles | انها أمُّكِ. |
Annen, şefin Adele'den ayrılıp, önüne geleceğini ve diz çöküp teklif edeceğini söylediğini yazmış ama sanırım hiç yapmadı. | Open Subtitles | لقد كتبت أمُّكِ أنّه أخبرها بعزمهِ تركَ (إيديل)... والعودةِ إليها راكعاً على ركبتهِ كي يتقدّم لها، لكن... لا أظنُّهُ فعلها |
Tung, o senin Annen. | Open Subtitles | Tung هي أمُّكِ |