- O zamanı iple çekiyorum. Bir saniye izin verir misin? | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى ذلك هل بوسعك أن تمنحني لحظة ؟ |
Bu espri ve şakaların devamı için... ... yarın geceyi iple çekiyorum. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى المزيد من مرح المزاح مساء الغد |
Yılbaşını iple çekiyorum. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى السنة الجديدة |
Haftaya oynayacağımız büyük sahne için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى المشهد الذي سنقدمه الأسبوع القادم |
Seninle çalışmak için sabırsızlanıyorum. Belki sen göbeğimi kaşımama izin verirsin. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى العمل معكِ ربما سأدعكِ تحكين بطني |
Ben de seninle tanışmak için sabırsızlanıyorum Rita. | Open Subtitles | حسنا، أنا أتطلع "إلى لقائك، أيضا، "ريتا |
Elimizde mikrobiyomumuzu düzeltecek ve tazeleyecek aletlerin olacağı ve aynı zamanda maymunların ve bizim daha mutlu ve sağlıklı yaşayabileceğimiz bir geleceği dört gözle bekliyorum. | TED | أنا أتطلع إلى مستقبل حيث نستخدم الأدوات التي نحتاج لاستعادة وتجديد نبائتنا الميكروبية، وفي ذلك العالم، تعيش القردة حياة أسعد وصحية أكثر، وبالطبع نحن كذلك. |
Bir sonraki acayip ya da sevimli hayvan resmini dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى رؤية صورة الحيوان القادمة الغريبة والجميلة. |
Mahkeme günümü iple çekiyorum. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى يوم المحكمة. |
O zaman onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | إذاً أنا أتطلع إلى لقائها |
O zaman onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | إذاً أنا أتطلع إلى لقائها |
- Hayır. Bunun için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | كلّا، أنا أتطلع إلى ذلك |
Seni görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى رؤيتك |
Günün birinde sizin restoranlarınızdan birinde yemek yiyebilmeyi dört gözle bekliyorum, efendim. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى يوم واحد كونها قادرة على تحمل لتناول الطعام في أحد المطاعم يا سيدي. |
Tutkunu olacağın bir şey bulmanı dört gözle bekliyorum böylece ona bok atabilirim. | Open Subtitles | أنا أتطلع إلى إيجاد شيء كنت متحمسا حول ما يمكنني حماقة في كل ذلك. |