Demek istediğim, seni kovmamış olması beni gerçekten çok şaşırttı. | Open Subtitles | أنا أقصد بأنني مندهش حقا من أنه لم يطردك بعد |
Demek istediğim şey sadece çağdaş yaşamımızda ne kadar hızlı hareket etmeye alışığız. | TED | و بذلك أنا أقصد مدى السرعة التي نتحرّك بها في يومنا و عصرنا المعاصر. |
Demek istediğim, sanki orada hiçbir şey yoktu. | Open Subtitles | لكن أنا أقصد .. بأنه لم يكن هناك .. أى شئ |
- Evet, Ciddiyim. Düşünsene. | Open Subtitles | ــ نعم و الأمر واضوح جدا, أنا أقصد فكر في الأمر |
sadece aptal gözüküyorsun diyorum. | Open Subtitles | لا يعني ذلك أنكَ غبي أنا أقصد فقط أنكَ تبدو غبي |
Gerçek danstan söz ediyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد رقصاً حقيقياً، ألديك فكرة عنه؟ |
Hayır ben şu kötü ter kokusundan bahsediyorum. | Open Subtitles | لا أنا أقصد رائحه العرق الفواحة العفنة هذه |
- Dert etme. - Yani, perşembe değilken demek istedim. - Önemli değil. | Open Subtitles | أنا أقصد فقط متى هو ليس أنا تمنيته كان, هي ليست قضية كبرى |
Demek istediğim... Neden annemle buraya gelip bana sürpriz yapmıyorsunuz? | Open Subtitles | أنا أقصد , لماذا لا تأتي أنت وأمي إلى لندن لمفاجئتي؟ |
Demek istediğim hiçbir şeyi değiştirmek istemiyoruz. | Open Subtitles | أنا أقصد,أننا لا نريد لهذا الأمر أن يغير شيئاً |
Demek istediğim, bilinen yerin sakinliği, şehrin eziciliğinden daha iyidir diye düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد, أنا أعني أن الهدوء العائلي أفضل من صخب المدينة |
Demek istediğim, bu zor ama yapılabilir. | Open Subtitles | أنا أقصد أن الحياه صعبه, و لكنها ليست مستحيلة |
Demek istediğim, bu akşam herkes çok asil görünüyor. | Open Subtitles | أنا أقصد ,ان كل شخص موجود هنا أراه كمن هو من العائلة المالكية. |
Yok canım. Demek istediğim duygusal olarak vur. | Open Subtitles | لا, أنا أقصد, أن تلكمها في رأسها اللعين عاطفياً |
Yok canım. Demek istediğim duygusal olarak vur. | Open Subtitles | لا, أنا أقصد, أن تلكمها في رأسها اللعين عاطفياً |
Demek istediğim, adam sonunda hakettiği şeyi aldı. | Open Subtitles | أنا أقصد بأن الرجل أخيرا نال ما كان يستحقه |
Ciddiyim. Açıklama yapmana gerek yok. | Open Subtitles | كلّا، ليس عليك حقاً أن تقوم أي شيء، أنا أقصد ما أقوله. |
Ağrıyı kesmesi için kimseyle konuştun mu diyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد, هل تحدثت مع أحدهم عن إيقاف الألم؟ |
Yeni okuluna karşı tavrından söz ediyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد سلوكك إتجاه مدرستك الجديدة |
Çayırın dışında, tam da babanın önünde donup kalmandan bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد كيف تجمدت في المرج وأمام والدك تماماً |
Donanımı hala çalışan istihkamcı demek istedim. | Open Subtitles | أنا أقصد مهندسين يمتكلون معدات صالحة للعمل |
- Pembe şampanyayı severim. - Ben de pembe şampanya demek istemiştim. | Open Subtitles | أحب الشمامبانيا القرنفل أنا أقصد هذا النوع |
Her şey derken gerçekten her şeyi kastediyorum. | TED | وعندما أقول كل شيء أنا أقصد كل شيء حقا. |
- Kapım çalınca hep açarım. - Geç kalmanızı kastetmiştim. | Open Subtitles | أنا أجيب بابي دائما،، أنا أقصد قدومك متأخرا |