"أنا فخورٌ" - Translation from Arabic to Turkish

• gurur duyuyorum
• gurur duyduğumu

Dürüst olayım. Ben İsrail taraftarıyım ve bununla gurur duyuyorum.
لأكونَ صريحاً ؛ أنا مؤيد لإسرائيل و أنا فخورٌ بذلك

Ve bundan gurur duyuyorum. Benim kızlarım sokaktaki en güzelleridir.
و أنا فخورٌ بذلك يا ولَد، فتياتي أفضلُ مَن في الحي

Arkadaşlarınla çok iyi geçiniyorsun. Seninle gurur duyuyorum.
سمعت أنك تبلي حَسناً مَع زملاءِك الملاحين أنا فخورٌ بك

Benimle Bekâret Yemini Balosu'na gelmeye karar verip seni İsa'nın istediği gibi korumama izin verdiğin için seninle gurur duyuyorum.
أنا فخورٌ بكِ جدآ لأنكِ قررتِ الذهاب الى حفله النقاء وجعلتني أحميكِ بالطريقه التي يريدها المسيح؟

Bu çocukla gurur duyuyorum.
لقد اكتمل تدريبك كم أنا فخورٌ بهذا الفتى

Hayır, kendimle gurur duyuyorum, yanıldığımı kabul edecek yeterlikte olduğum için ve tüm bu yıllar boyunca aptal olduğumu.
لا أنا فخورٌ بنفسي لكوني كبير بما يكفي لأعترف أني مخطئً وأحمقاً طوال تلك السنين

Onunla gurur duyuyorum ama onu üç aydır görmedim.
أنا فخورٌ به ولكنَّني لم أرهُ منذُ ثلاثةِ أشهرٍ

Yani, bir hemşehrin olarak seninle gurur duyuyorum.
أعني, بصراحةٍ, ومن مواطنٍ لمواطنٍ أنا فخورٌ بكْـ

Sıradaki konuşmacımızı tanıtmaktan gurur duyuyorum, kadın sesinin gerçek bir şampiyonu, Dünya Bankası, Birleşmiş Milletler ve Hindistan'daki ve dünyadaki çeşitli STK'ler için yoksulluk, cinsiyet ve gelişim danışmanı.
أنا فخورٌ بأن أقدم المتحدث التالي بطلٌ حقيقيّ لصوت الأنثى، مستشارة في الفقر. مطورة فريدة في البنكِ العالميّ الأمم المتحدة وعدة منظمات غير حكومية في الهند والعالم.

Hey, bayan, seninle gurur duyuyorum.
يا سيدة، أنا فخورٌ بما تفعلينه هنا. -حقاً؟

Ben katil olmaktan utanmıyorum. Bununla gurur duyuyorum.
لا أخجل من كونى قاتلاً، أنا فخورٌ بذلك

Gerçeği söylemek gerekirse, Çaylak, ben de seninle gurur duyuyorum.
الحقيقة تقال يا مبتدئ... . أنا فخورٌ بك.

Evet tabi ki. Seninle gurur duyuyorum.
نعم بكل تأكيد أنا فخورٌ جداً بك

Seninle gurur duyuyorum!
هذا عظيم يا أخي الصغير أنا فخورٌ جدّاً بك!

Anonymous denilen fikrin bir parçası olduğum için son derece gurur duyuyorum.
أنا فخورٌ جدّاً و متواضع للصميم, لأكونَ جرءاً من فكرة "المجهولين".

Kelime oyunu ile gurur duyuyorum, mesajla değil.
أنا فخورٌ بطريقة الكلام، لا بمعناه.

Cok guzel bir kitap yazmissin, Jack. Seninle gurur duyuyorum.
"أنت كتبت كتاب جميل للغاية ، "جاك أنا فخورٌ بك للغاية

Özellikle de Teksas askeri olan dostum Malcolm Dove'la gurur duyuyorum.
و أنا فخورٌ على وجه الخصوص بصديقي.. جوّال (تيكساس) (مالكوم دوف)

Çok gurur duyuyorum seninle.
أنا فخور , أنا فخورٌ بك للغاية

Seninle gurur duyuyorum, G. Yol boyu sormadan durabildin.
‫"‬أنا فخورٌ بكَـ يا "جي لقد إنتظرتَ حتى وصولنا ومن ثمَّ سألتْ؟

Pekâlâ, sizlerle ne kadar gurur duyduğumu söylemek istiyorum.
أودّ أن آخذ دقيقة لأخبركم كم أنا فخورٌ بكم