David'in seni kovalayışını gördüm ve çok üzüldüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت دافيد يطاردك حول السيارة و شعرت بالتعاسة |
Bir polisin vurulduğunu gördüm Güney Miami ve 1.Sokak kavşağında. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت طلقة شرطي جنوب ميامي والشارع الأول النجدة أرجوك |
Onu sadece fotoğraflarda gördüm ama şimdi siz söyleyince fark ettim. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت صورها، لكن الآن انك اشرت إلى ذلك، هنالك تشابه |
Ben sadece birisini bunu taşırken gördüm. | Open Subtitles | على عقد، رجل. أنا فقط رأيت شخصا يحمل شيء. يا. |
Bebeğim, bu gece Danny ve Sylvia'yı gördüm ve korktum. | Open Subtitles | "عزيزي أنا فقط رأيت "داني" و " سيلفي وأصبحتُ خائفه |
Bu tip şeyleri sadece filmlerde gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت ما تراه في الأفلام والأشياء من هذا القبيل |
Yangını gördüm ve yardıma ihtiyacınız olabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | لا , أنا فقط رأيت النار واعتقدت انه من الممكن المساعدة |
Kuliste diğer yarışmacıları gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت المتسابقين الآخرين وراء الكواليس يستعد |
Yardıma ihtiyacı olduğunu düşündüğüm küçük bir kız gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت طفلة صغيرة يبدو عليها أنها بحاجة للمساعدة |
İleride bana çok acı çektirecek birini gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت شخصاً ما الذي سيتسبب لي بالكثير من الألم ذات يوم. |
Hayır, sadece maskeli herifi gördüm. | Open Subtitles | لا، أنا فقط رأيت رجلاً يرتدي نظارات واقيه |
Bir saniye az önce aynada garip bir şey gördüm. | Open Subtitles | عقد على ثانية. لا شيء، أنا فقط رأيت شيئا غريب في المرآة. |
Sanırım ilk "Çin Deliği"mi gördüm! | Open Subtitles | يو. أعتقد أنا فقط رأيت الأولى لي حفرة الصين. |
Ben sadece, Anjali'nin cesedinin, plajda bulunduğunu TV'de gördüm! | Open Subtitles | أنا فقط رأيت على التلفزيون بأن جثة أنجلى وجدت على الشاطئ! |
Hayır, dışarıda pislik gördüm. | Open Subtitles | عدّ أنا فقط رأيت بعض العمل في موقف السيارات... وهو بدا جديدا. |
Ben sadece kız, Leo yakılmaktadır gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت شقيقاتي يحرقن ، ليو |
Evleneceğim kadını gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت المرأة التي سأتزوجها |
Bak gö kırptığını gördüm. Göz kırpıyordun. | Open Subtitles | النظرة، أنا فقط رأيت بأنّك ترمش. |
Barda oturan bu inanılmaz adamı gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت رج جدير بالإعجاب يقف هنا عن العارضة... |
Barda oturan bu inanılmaz adamı gördüm. | Open Subtitles | أنا فقط رأيت رجل جدير بالإعجاب يقف على العارضة يريد أن يحصل على مشروب... |