"أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ" - Translation from Arabic to Turkish

• gitmem gerekiyor
• gitmeliyim

Bunun delilik olduğunu düşünebilirsin, bence bu tamamen delilik ama Maine'e gitmem gerekiyor.
أَعْرفُ بأنّك سَتَعتقدُ هذا جنونُ. بالتأكيد أعْمَلُ. أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ إلى مايني.

Oh, tarih dersine gitmem gerekiyor.
أوه، أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ إلى التأريخِ.

Mikey, gitmem gerekiyor.
ميكي، أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ.

Kalmanı isterdim Cassandra ama squash maçı için kardeşimi almaya gitmeliyim.
تَعْرفُ، أنا أَحبُّه إذا أنت يُمْكِنُ أَنْ تَبْقى. أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ إختيارَ فوق أَخِّي للسكواتشِ.

- Hayır, gitmeliyim.
- لا، أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ.

gitmem gerekiyor.
أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ.

gitmeliyim.
أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ.

Um, özür dilerim gitmeliyim.
Um، أَنا آسفُ. أنا يَجِبُ أَنْ أَذْهبُ.