"أنتَ على وشك" - Translation from Arabic to Turkish

    • üzeresin
        
    • üzeresiniz
        
    • üzere olduğun
        
    Binlerce insanın önüne çıkmak üzeresin. Open Subtitles يا فتى, أنتَ على وشك الظهور أمام آلاف الجماهير
    Seni izledim, bir şeyler yapmak üzeresin. Open Subtitles لقد راقبتك. أنتَ على وشك فعل شيء.
    Bir Amerikalıyı öldürmek üzeresin. Open Subtitles أنتَ على وشك أن تقتل أمريكي
    Atmosferik aşırı dönüş içeren bir alana girmek üzeresiniz. Open Subtitles أنتَ على وشك دِخُول منطقه من الغُلاف الجويّ فائق التقلُب.
    Elbette tebrik etmeliyim, büyük bir başarı elde etmek üzeresiniz. Open Subtitles بالطبع عليّ ذلك أنتَ على وشك تحقيق نجاح كبير.
    Yapmak üzere olduğun şey birçok Amerikalıyı kızdıracak. Ben de dahil. Open Subtitles ما أنتَ على وشك القيام به سيجعل أمريكييّن كثيرين متوترين، و أنا من بينهم
    Kötü bir gün geçirmek üzeresin John Redcorn. Open Subtitles أنتَ على وشك الحصول على يوم سيء، (جون ريدكورن).
    - Canlı yayını durdurmak üzeresin. Open Subtitles أنتَ على وشك ايقاف برنامج مباشر!
    16. yola dönmek üzeresin. Yol değiştirdiğini hissediyorsun. Open Subtitles أنتَ على وشك الانعطاف الى طريق (روت 16) أنتَ تحس بتغير الطريق.
    Odie mi ogie mi ner ne boksa.. ...bu barda kıçına tekme yemek üzeresin. Open Subtitles (أودي)، (أوغي)، أياً يكن، أنتَ على وشك أن تُطرد مِن هذه الحانة.
    Annemle tanışmak üzeresin. Open Subtitles أنتَ على وشك لقاء والدتي.
    Bana yediğimi söylemek üzeresin... Open Subtitles هل أنتَ على وشك أن تخبرني ...بأنني آكل
    Bir adamı ve oğlunu öldürmek üzeresin. Open Subtitles أنتَ على وشك قتل رجل... وأبنه
    Bir adamı ve oğlunu öldürmek üzeresin. Open Subtitles أنتَ على وشك قتل رجل... وأبنه
    16. yol tarafına dönmek üzeresin. Open Subtitles أنتَ على وشك الانعطاف الى طريق (روت 16)
    Başınıza büyük iş açmak üzeresiniz, beyefendi. Open Subtitles أنتَ على وشك أن تكون في كومة كبيرة منه، سيّدي -الفيل!
    Çok seçkin bir kulübün üyesi olmak üzeresiniz, Bay Nolan. Open Subtitles أنتَ على وشك الانضمام إلى نادٍ مميّزٍ جدّاً سيّد (نولان)
    Dünyaya yeniden gelmek üzeresiniz. Open Subtitles أنتَ على وشك أن تولد مرة أخرى
    Bay David Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı olmak üzeresiniz. Open Subtitles سيد (نافيد،) أنتَ على وشك أن تصبح مواطن من الولايات المتحدة الأمريكية.
    Yapmak üzere olduğun şeyi yapmamaya ikna etmeme ne dersin? Open Subtitles ماذا تقول أنا مقتنع بأنّك لا تفعل ما أنتَ على وشك أن تفعل؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more