"أنت تعلم بأن" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğunu biliyorsun
• olmadığını biliyorsun

Burasının kızlar tuvaleti olduğunu biliyorsun değil mi?
أنت تعلم بأن هذا مرحاض الفتيات، أليس كذلك؟

olduğunu biliyorsun, taşınacağımız evi görmek için pikniğe gidecektik ya.
أنت تعلم بأن هنالك، سنقوم بنزهة إلى منطقة المنازل لرؤية البيت الذي علينا الإنتقال إليهِ

Winston binada yangın olduğunu biliyorsun, değil mi?
وينستن ، أنت تعلم بأن المنبى محترق ، صحيح ؟

Ay'ın orada olduğunu biliyorsun, değil mi?
أنت تعلم بأن القمر ما زال متواجداً، صحيح؟

Bunun o türden futbol olmadığını biliyorsun, değil mi?
أنت تعلم بأن هذا ليس نوعا من الكرة،أليس كذلك؟

Onları kurtarmanın bir yolu olduğunu biliyorsun.
أنت تعلم بأن هناك طريقة لإنقاذهم

Son dönem kanser olduğunu biliyorsun, değil mi?
أنت تعلم بأن لديها سرطان مزمن ؟

Baskıyla başının belada olduğunu biliyorsun.
أنت تعلم بأن لديه متاعب مع الضغط

Jones'un kapıda olduğunu biliyorsun değil mi?
أنت تعلم بأن (جونز) ، في الخارج ، صحيح ؟

Dedenin kaçık olduğunu biliyorsun, değil mi?
أنت تعلم بأن جدك مجنون

Arika'nın Evelyn'in karısı olduğunu biliyorsun değil mi?
(أنت تعلم بأن (أريكا) هي زوجة (إيفلين أليس كذلك ؟

Fransa'nın en büyük müttefikin olduğunu biliyorsun.
‫أنت تعلم بأن " فرنسا" ‫هي أعظم حليف لك

Yaptığının yanlış olduğunu biliyorsun.
أنت تعلم بأن هذا خاطئ

İçten içe Raymond, bunun doğru olduğunu biliyorsun.
في العمق بالداخل ...(رايموند) أنت تعلم بأن ذلك حقيقة

Adam eksik olduğunu biliyorsun, değil mi?
- أنت تعلم بأن (آدم) مفقود ، صحيح ؟

Kasim, bunun yanlış olduğunu biliyorsun.
(قاسم) أنت تعلم بأن هذا خاطئ

Işın kılıcının gerçek olmadığını biliyorsun değil mi?
حسنٌ، أنت تعلم بأن السيوف الضوئية ليست حقيقية، صحيح؟