"أنت عرفت" - Translation from Arabic to Turkish

• biliyordun

Ne yapılması gerektiğini biliyordun ve gerekeni yaptın.
لم تأبه لشيء. أنت عرفت ما الذي يجب القيام به، وأنت فعلته

Sanırım oraya gelen sendin. Şahidim olmadığını biliyordun.
أعتقد أنك أتيت هناك أنت عرفت أنني لن يكون لديّ عُذراً

Sırrını biliyordun ve sen de zengin olmak istedin.
أنت عرفت سرّها، وأردت أن تكون ثرياً أيضاً.

Bu panik odasını biliyordun ve bizi burada ölüme terk ettin.
أيَها الحقير البائس أنت عرفت بأنَه توجد ... غرفة طواريء، وكنت

Paylaştığım şeyin özel olduğunu biliyordun.
أنت عرفت أن الهراء الذي شاركته كان شخصياً

Onunla evlenirken başına gelecekleri biliyordun.
أنت عرفت ما كنت تفعـل عندما تزوّجت في ذلك الإتّجاه!

Ve iyi bir teklif olduğunu sen de biliyordun.
و أنت عرفت أن ذلك كان القرار السليم

Ve iyi birteklif olduğunu sen de biliyordun.
و أنت عرفت أن ذلك كان القرار السليم

Geldiğim anda bile biliyordun.
أنت عرفت باللحظة التي دخلت بها.

Kuralları biliyordun. Onları ihlal eden sendin.
أنت عرفت القواعد و أنت من قام بخرقها

- Buraya seni öldürmeye geleceğimi de biliyordun.
و أنت عرفت أنني سأعود هنا لأقتلك. نعم.

Onun şahitliğinin önemini biliyordun.
أنت عرفت أهمية شهادته

Nate'in fonu araştırdığını biliyordun ve öldürdün onu.
أنت عرفت أن (نيت) كان يحقق في الصندوق وأنت قتلته.

Yani David'e bir bak. Nasıl bir hayatı olduğunu biliyordun.
أقصد , انظر إلى ( ديفيد ) أنت عرفت . الحياة التي عاشها

Yanlış kişiyi yakaladığınızı biliyordun.
أنت عرفت ان لديك الرجل الخطأ

Bugün koltuk fabrikası açıyor olduğumu bir şekilde biliyordun.
بطريقة ما, أنت عرفت أنني أفتتح مصنع الأرائك اليوم - ...

Onun amacını biliyordun.
أنت عرفت بهدفها

Olmayacağını biliyordun.
أنت عرفت انه لن يحدث

- Evet, biliyordun bunu.
أنت عرفت بأنه كان _. عرفت ؟