"أنت كان" - Translation from Arabic to Turkish

    • sen
        
    sırf beş yüz bin... eğer sen isteseydin beni affedebilirdin. Open Subtitles فقط خمسة ألاف روبية أنت كان يمكنك أن تعفو عني
    Söylemek istediği şey, eğer bir canavar yakalayacaksan, sen de bir canavar olmalısın demekti. Bu olayın, ona pekâlâ uyduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles الذي عنى حقا كان إذا أردت مسك الوحش، أنت كان لا بدّ أن تصبح واحد نفسك.
    Ve sen de beni daha önce ziyaret etmeliydin, peder. Open Subtitles و أنت كان يجب أن تزورنى قبل اليوم , يا أبتى
    - Neredesin sen? 2 hafta önce burada olman lazımdı! Open Subtitles "فرانسيس" أين أنت كان يجب أن تكون هنا منذ أسبوعين
    sen de aptal görünüşlü bir çocuktun. Open Subtitles و أنت كان لديك مظهر الأبله عندما كنت صغيراً
    Söyleseydin sırtına binmezdim. sen neden söylemedin Helen. Open Subtitles أنت كان يجب أن تُخبرني، أنا ما كُنت سأركب ظهرك.
    Ben ne pişirsem berbat oluyor, sen ne pişirsen müthiş güzel oluyor. Open Subtitles ما طبخته ليس جيداً وما طبخته أنت كان سيئ
    Böylece bir tek sen farkında olacaktın. Open Subtitles و في تلك الحالة فقط أنت كان ليعرف ما حدث
    Böylece, bir tek sen olayın farkında olacaktın. Open Subtitles و في تلك الحالة فقط أنت كان ليعرف ما حدث
    Gereçleri içeri sokmak için aldığın riskten sonra sen de kaçışa neredeyse bizim kadar yatırım yapmıştın. Open Subtitles بعد أن أخذت الخطر في تهريب تقنيتنا للداخل أنت كان عندك نفس قدر أستثمار . في الاستراحة كما فعلنا
    sen de beni savunmaya daha önce geçmeliydin. Open Subtitles و أنت كان عليك القيام بإيقافه في مرافعتي أسرع مما قمت به
    Çünkü sen olmasan o burada olurdu ve annem de hala yanımızda olurdu. Open Subtitles لأنه لولاك أنت, كان ليكون هنا و كانت أمي ستكون في الجوار
    Sanırım o rafta sen ya da ben de olabilirdik ama senin seçimin ilhâm vericiydi. Open Subtitles أفترض أنه أنا أو أنت كان بإمكاننا أن نكون على ذلك الرف, لكن خيارك كان ملهماً.
    - Bana kılıcını ver. - Hepsini sen aldın. Open Subtitles إعطني سيفاً أنت كان معك جميع السيوف
    sen iyi bir adamsın. Beni bırakıp kaçabilirdin. Open Subtitles أنت رجل جيد أنت كان يمكنك الهروب
    - Çek! Ne güzel eğlenirken sen bunu yaptın! Open Subtitles لقد كنا نقضي وقت جيداً و أنت كان عليك أن تفعل هذا!
    - Çek! Ne güzel eğlenirken sen bunu yaptın! Open Subtitles لقد كنا نقضي وقت جيداً و أنت كان عليك أن تفعل هذا!
    Kasabada senin için işlerini bırakıp gelebilecek onca insan dururken sen Luke'u aradın. Open Subtitles من غير كُلّ الناس أنت كان يُمكنُ أنْ تتصلى بهم... كَانَ سَيَجيءُ ويَنخفضُ بإِنَّهُمْ كَانوا سيأتوا، اتصلتى بلوك.
    - Olan şu sen gidip kardeşlerinle... Open Subtitles - الذي حَدثَ، أنت كان لا بُدَّ أنْ تَذْهبَ
    sen olmazsan ben ne hallere düşeceğimi bilemezsin sen! Open Subtitles أنت كان يَجِبُ ان تعرف ما سيَحْدثُ لي بدونك!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more