"أنت لا تمانع" - Translation from Arabic to Turkish

    • sakıncası yok
        
    • Fark eder
        
    • sakınca yok
        
    • sakınca yoktur
        
    Yanımdaki bayan çok hasta. Bir sakıncası yok ya? Open Subtitles معى سيدة مريضة هنا أنت لا تمانع , أليس كذلك ؟
    - Yanında bir dakika oturmamın sakıncası yok, değil mi? Open Subtitles أنت لا تمانع من جلوسي لدقيقة أو دقيقتين ؟
    Etrafı biraz kurcalamamızın sakıncası yok, değil mi? Open Subtitles أنت لا تمانع إذا أخذنا نظرة بالأنحاء، أليس كذلك؟
    Fark eder mi, tatlım? Open Subtitles أنت لا تمانع ، ألست كذلك ، عزيزي ؟
    Fark eder mi, tatlım? Open Subtitles أنت لا تمانع ، ألست كذلك ، عزيزي ؟
    Senin tüm kredi kartı numaralarını alıp birinci ve ikinci arasında ondalık hanesinde bir fark olup olmadığından emin olmak için kontrol etmemde bir sakınca yok değil mi? Open Subtitles أنت لا تمانع لو قمت بالبحث والتقصّي وسحب كل أرقامك للتأكد من عدم ضياع نقطة عشريّة بين الأرقام ؟
    Bunu bir sır olarak saklamanızda bir sakınca yok değil mi? Open Subtitles أنت لا تمانع في إبقاء هذا سراً, أليس كذلك ؟
    O zaman kamyonetinin arkasına bakmamızda sakınca yoktur? Open Subtitles إذن أنت لا تمانع أن نلقي نظرة على صندوق السيّارة
    Öyleyse parmakizini ve DNA'nı vermende sakınca yoktur. Open Subtitles في هذه القضية, أنت لا تمانع من اعطائنا بصمات الأصابع وايضاً نموذج الدي أن أي
    Konuşmanın sakıncası yok, değil mi, Dave? Open Subtitles أنت لا تمانع فى التحدث عنه, اليس كذلك يا "داف"؟
    sakıncası yok ya? Open Subtitles أنت لا تمانع في هذا, أليس كذلك ؟
    Oh, ben de daha sonra kobay olmak sakıncası yok sanırım. Open Subtitles إذن أنت لا تمانع أن تكون فأر التجارب
    Kullandığım kelimelerin sakıncası yok, değil mi oğlum? Open Subtitles أنت لا تمانع يا فتى أليس كذلك؟
    Sana daha çok rahatsızlık vermemin sakıncası yok mu? Open Subtitles أنت لا تمانع في بقائي هنا لفترة أطول ؟
    Gözlemlememde bir sakınca yok, değil mi doktor? Open Subtitles أنت لا تمانع اذا ألقيت نظرة, أليس كذلك؟
    Etrafı gezmesinde bir sakınca yok, değil mi? Open Subtitles أنت لا تمانع إن بحثت في الأرجاء؟
    - Almamda sakınca yoktur o zaman? - Hayır, yok. Open Subtitles أنت لا تمانع إذا آخذته، أليس كذلك؟
    Beklemende sakınca yoktur, değil mi? Open Subtitles أنت لا تمانع الإنتظار، صحيح؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more