Sen de olduğunu bana söylemedin Skinner göl evi, öyle mi? | Open Subtitles | أنت لم تخبرني أنك كنت منزل الشاطئ الخاص بسكينر, ألس كذلك؟ |
Gerçekten mi? Bunu bilmiyordum. Ama aslında, bana söylemedin. | Open Subtitles | لم أكن أعرف هذا لكن مع ذلك , أنت لم تخبرني |
Göl evine gideceğimizi bana söylemedin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني بأننا سوف نذهب إلى منزل البحيرة. |
Birinci ligde oynadığından hiç söz etmemiştin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني أبداً أنك كنت لاعب دوري أساسي |
Ne işle uğraştığını bana hiç söylemedin. | Open Subtitles | حسناً , أنت لم تخبرني ماهية عملك بالتحديد ؟ |
Bay Habib, bana evi yıkacağımızı söylememiştiniz. -Sormadın ki. | Open Subtitles | سيد حبيب، أنت لم تخبرني بأنك ستهدم المنزل |
Dur. Martin, bana yaşamak için neler yaptığını anlatmadın... | Open Subtitles | مهلا، "مارتن"، أنت لم تخبرني عن طبيعة عملك |
Tamam, sahne adını hiç söylememiştin bana. | Open Subtitles | حسناً, أنت لم تخبرني من قبل عن إسمكَـ المسرحي |
Bebeğim, 97 kişinin buluşmak üzere olduğunu bana söylemedin. | Open Subtitles | صغيري، أنت لم تخبرني أني سألتقي حوالي 97 شخصا |
Bu çekimlerin ne için olduğunu hala bana söylemedin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني لماذا كل هذه اللقطات |
Neyi almam gerektiğini bana söylemedin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني بما كان عليه أن أخذه |
Seni neyin korkuttuğunu bana söylemedin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني أبداً ما الذي تخافه؟ |
Hayır, bana söylemedin. | Open Subtitles | لا .. أنت لم تخبرني.. |
Hayır, bana söylemedin. | Open Subtitles | لا .. أنت لم تخبرني.. |
Onları sevmediğini biliyorum ama bunca yıldır böyle bir şey yapabilecek kadar delilermiş gibi onlardan hiç söz etmedin. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك لم تحبهم قط يا رجل، ولكن طيلة هذه السنوات، أنت لم تخبرني عنهم إطلاقاً، كما لو كانوا مخابيل بالقدر الكافي لإرتكاب أمر كهذا. |
Bundan hiç söz etmemiştin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني عن أي هدايا. |
Ne konuda eğitim aldığını hiç söylemedin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني مطلقاً ماذا تدرس |
Ne konuda eğitim aldığını hiç söylemedin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني مطلقاً ماذا تدرس |
Beni tuttuğunuzda bunu söylememiştiniz. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني هذا عندما إستأجرتني. |
Kindzi'nin de katılacağını söylememiştiniz. | Open Subtitles | آه، أنت لم تخبرني ان كيندزي ستنضم لنا |
Bir mahkûm olduğumu hiç söylememiştin. | Open Subtitles | أنت لم تخبرني سابقا أنني سجين |
Hepsini yakacaklarını hiç söylememiştin! | Open Subtitles | - ماذا ؟ أنت لم تخبرني أنهم سيحرقونها .. ! |