hayatını kurtardım. Çünkü seni ben öldüreceğim. | Open Subtitles | أنا أنقذت حياته من أجل تكون واحدة لقتله. |
Bilgin olsun, onun hayatını kurtardım, seninkini de kurtarabilirim. | Open Subtitles | لمعلوماتك, لقد أنقذت حياته وإستطيع إنقاذك أيضاً |
Daha yeni hayatını kurtardım, gerisi kendisini ilgilendirir. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياته و يفعل بها ما يحلو له ميستيك |
Tamamdır. Adamın hayatını kurtardın. Gerçekten bu adamın ne yaptığını bilmem iyi olmaz, değil mi? | Open Subtitles | انتهيت لقد أنقذت حياته للتو أنا حقا لا أريد أن أعرف مالذي قام به هذا الرجل , أليس كذلك؟ |
Onun hayatını kurtardın! Tüm bildiğim bu! | Open Subtitles | لقد أنقذت حياته هذا كل ما أعرف |
O senin hayatını kurtardı, sen de onunkini. | Open Subtitles | لقد أنقذ حياتك ، و الآن أنت أنقذت حياته |
Bana yardım etmesini istedim. hayatını kurtarmış olduğum için bana borçluydu. | Open Subtitles | رجوته أن يُساعدني لقد كان يدين لي لأنني أنقذت حياته |
Hayatını kurtardığın şu adama bak, ...ve bu gece, Tanrı'nın sana bahşettiği iyileştirme gücüne tanık olmasını sağla. | Open Subtitles | دع هذا الرجل الذى أنقذت حياته يكون شاهدا الليلة على النعمة و الطيبة لقوتك الشافية |
Onun, Hayatını kurtardığımı bilmesi, bana ona karşı bir avantaj verir. | Open Subtitles | هو يعرف أني أنقذت حياته سيعطيني ميزة داخلية سوف أحتاجها |
Yaşamalıda. Ben onun lanet hayatını kurtardım. | Open Subtitles | يستحسن ذلك، أنقذت حياته الملعونة |
hayatını kurtardım. Ona bu kadarını borçluydum. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياته كنت مديناً له بذلك |
Adamın hayatını kurtardım. Onu kurtardığını anlıyorum ama o benim hastamdı ve bunu bana daha önceden... | Open Subtitles | أنقذت حياته. إذا، أفهم أنك أنقذته، |
hayatını kurtardım. Bunu çok düşündüm. | Open Subtitles | أنقذت حياته. تعلمين، فكرت بالأمر، |
Eskiye uzanır. Bir kez hayatını kurtardım. | Open Subtitles | لدينًا ماضٍ معًا، فقد أنقذت حياته مرّة |
Vietnam'dan beri dostum, hayatını kurtardım. | Open Subtitles | أنقذت حياته في فيلم (نام) لذا سأعمل على أن أكون حذراً، شكراً لك |
hayatını kurtardın. Demek duyarlı bir tarafın da var. | Open Subtitles | أنقذت حياته أنت تملك جانب حسّاس |
hayatını kurtardın. Demek duyarlı bir tarafın da var. | Open Subtitles | أنقذت حياته أنت تملك جانب حسّاس |
Yapman lazımdı. Yine hayatını kurtardın. | Open Subtitles | ،إنك كنت مضطراً أنت أنقذت حياته ثانيةً |
Sen onun hayatını kurtardın. | Open Subtitles | لقد أنقذت حياته |
Aslında, yediği o kurşun hayatını kurtardı. | Open Subtitles | في الواقع تلك الرصاصة أنقذت حياته |
Birini alarak hayatını kurtarmış olacağım. | Open Subtitles | إذا أخذتُ واحداً، سأكون بذلك قد أنقذت حياته |
Hayatını kurtardığın adamla içki içecek vaktin var mı? | Open Subtitles | ألديك وقت لتشرب مع الرجل الذي أنقذت حياته ؟ |
Hayatını kurtardığımı bilmesi bana ihtiyacım olacak bir avantaj verecek. | Open Subtitles | هو يعرف أني أنقذت حياته يعطيني ميزة داخلية سأحتاجها |
Briggs bana cüzzamlı gibi davranıyor ve Flynn de beni sadece hayatını kurtardığım için seviyor. | Open Subtitles | بريغز يعاملني مثل الأبرص وفلين يحب لي فقط لأنني أنقذت حياته. |
Sefil yaşamını kurtardım. İşte. | Open Subtitles | أنقذت حياته البائسة |
Gelecek hafta sınıftan ayrıldığımızda "Sınıfımızda eş cinsel olan ve kendi cinselliğinin pornografide temsil edildiğini görmenin hayatını kurtardığını söyleyen bir erkek çocuk olduğu için gerçekten sevindim." diye düşünebiliriz. | TED | ومن الممكن أن نغادر الفصل في الأسبوع القادم ونفكر أنا فعلًا ممتن لوجود هذا الطفل المثلي الذي قال أنّ رؤية رغباته الجنسية ممثلة في المواد الإباحية أنقذت حياته. |