| Ve gerçek şu ki iki çok farklı ağa bakıyorsunuz. | TED | والواقع هو أنكم تنظرون إلى شبكتين مختلفتين إلى حد كبير. |
| İşte size ilginç bir bilgi: Şu an dünyanın en büyük cebine bakıyorsunuz. | TED | والحقيقة الممتعة: أنكم تنظرون إلى أكبر جيب في العالم. |
| Farz edelim ki, trafik ışığı kablosu gibi bir şeye bakıyorsunuz. | TED | تخيلوا أنكم تنظرون إلى جسم ما كالسلك الذي يدعم إشارة المرور الضوئية. |
| Red Bull'un yeni kampanyasının reklam yıldızına bakıyorsunuz. | Open Subtitles | الآن أنكم تنظرون إلى وجه وجسد "ريد بول". |
| Millet, sanırım şu an Monroe İlçesinin gelecek şerifine bakıyorsunuz. | Open Subtitles | يا جماعة ، أعتقد أنكم تنظرون إلى "الشريف القادم لمقاطعة "مونرو |