Bunu başka bir ajandan önce gördüğüm için çok şanslısın. | Open Subtitles | أنت محظوظ أنني رأيتها قبل أي عميل آخر |
Ölmeden önce gördüğüm için çok memnunum. | Open Subtitles | حسنا ، يسعدني أنني رأيتها قبل أن أموت |
Ölmeden önce burayı gördüğüm için çok mutluyum. | Open Subtitles | حسنا ، يسعدني أنني رأيتها قبل أن أموت |
Asansörde onu gördüm galiba. Gayet normal gözüküyordu. | Open Subtitles | أظن أنني رأيتها في المصعد أنها كانت تبدو عادية |
Asansörde onu gördüm galiba. Gayet normal gözüküyordu. | Open Subtitles | أظن أنني رأيتها في المصعد أنها كانت تبدو عادية |
Onu televizyonda gördüğümü söyle. Ben de sporcuyum. Güreşçiyim... | Open Subtitles | أخبرها أنني رأيتها على التلفاز .أخبرهاأننيرياضيأيضاً. |
gördüğüm için çok memnunum. | Open Subtitles | يسعدني أنني رأيتها |
Burayı gördüğüm için çok mutluyum. | Open Subtitles | يسعدني أنني رأيتها |
Evet, galiba onu gördüm. | Open Subtitles | أجل، أعتقد أنني رأيتها |
Sanırım onu gördüm. | Open Subtitles | أعتقد أنني رأيتها |
Muhtemelen daha çok ben onu gördüm. | Open Subtitles | ربما الأرجح أنني رأيتها |
Sanırım onu gördüm. | Open Subtitles | أظن أنني رأيتها |
- Sanırım onu gördüm. | Open Subtitles | -أعتقد أنني رأيتها |
Aradı, ben de ona canlı performansını gördüğümü söyledim, o da suratıma kapattı. | Open Subtitles | لقد إتصلت وقد أخبرتها أنني رأيتها تؤدي بشكل حي وقد اغلقت سماعة الهاتف في وجهي |
Seni daha önce bir yerlerde gördüğümü biliyordum. | Open Subtitles | لقد تذكرت أنني رأيتها في مكان ما |
Onu gördüğümü sanmıştım. Yanıldım herhâlde. | Open Subtitles | اعتقدت أنني رأيتها حتماً أنا مخطئ |