Onlarla çok gurur duyduğumu hala hayatlarında onlarla olduğumu söyle. | Open Subtitles | أنني فخور جداً بهم وأنني معهم لا أزال في حياتهم |
Sadece seninle ne kadar gurur duyduğumu belirtmek istedim. - Hiç de mütevazi değil. | Open Subtitles | ـ وهو أنني فخور بك بشكل لا يصدق ـ هذا ليس تافها |
Bu zorlu çalışmanızdan çok gurur duyduğumu söylemek istedim. | Open Subtitles | أنا اريد فقط أن أقول أنني فخور جداً بعملكم الجاد. |
Sadece hepinizle ne kadar gurur duyduğumu belirtmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن أقول أنني فخور جدا بكم جميعا. |
Doğaçlama komedi, gerçekten gurur duyduğum tek şey. | Open Subtitles | الإرتجال هو الشيء الوحيد الذي عملته أنني فخور به |
Seninle benim aramdaki fark da bu, gurur duyduğumu söylemiyorum çünkü duymuyorum. | Open Subtitles | هذا هو الفارق بينك وبيني لن أقول أنني فخور بذلك لأنني لست كذلك |
Bu aileden gurur, seninle ve çocuklara burada yarattığımız şeyden gurur duyduğumu bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | اريدُكِ ان تعرفي أنني فخور بهذهِ العائلة فخور بما قمتُ ببنائهِ هنا معكِ أنتِ و الأطفال |
Oğlumla ne kadar gurur duyduğumu söylemem için kötü bir zaman mı bu? | Open Subtitles | هل هذا وقت غريب لي لأقول أنني فخور للغاية بإبني ؟ |
Sadece onunla gurur duyduğumu söylüyorum. O artık bir kadın. | Open Subtitles | أنا فقط أقول أنني فخور بها إنها إمرأة |
Isabelle seninle gurur duyduğumu biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | ايزابيل " تعلمي أنني فخور بكِ" أليس كذلك ؟ |
Muhtemelen babamı bulur oğlu olmaktan gurur duyduğumu söylerdim. | Open Subtitles | سأجد والدي على الأرجح... وأخبره أنني فخور بكوني إبناً له. |
Ayrıca bugün burada FBI çalışanlarını temsil etmekten büyük gurur duyduğumu belirtmek isterim, bu araştırmayı da FBI'ın geleneği olduğu şekilde her zamanki gibi yeterli, dürüst ve bağımsız şekilde yürüttüler. | Open Subtitles | وأود أن أشير إلى أنني فخور بتمثيل الرجال و النساء من مكتب التحقيقات الفدرالي اليوم الذين أجروا هذا التحقيق كما يفعلون دائماً |
Kendimle gurur duyduğumu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | هَلْ تعتقدين أنني فخور بنفسي؟ |
Bununla gurur duyduğumu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | هَلْ تَعتقدين أنني فخور بهذا؟ |
Bugün sana seninle gurur duyduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | ... أريد أن أخبرك اليوم . أنني فخور بك |
Bundan gurur duyduğumu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن أنني فخور بذلك؟ |
Bundan gurur duyduğumu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن أنني فخور بذلك؟ |
Seninle gurur duyduğumu biliyorum, evlat. | Open Subtitles | أعرف أنني فخور بكَ، يا فتى. |
Seninle ne kadar gurur duyduğumu düşünüyordum sadece. | Open Subtitles | كنت أفكر كم أنني فخور بك |
Seninle gurur duyuyorum Andre. Kardeşlerin Ivan ve Goran ile gurur duyduğum gibi. | Open Subtitles | أنا فخور بك (اندريه) كما أنني فخور بإخوتك، (إيفان) و (غوران) |
Söylemem gerekir ki, en gurur duyduğum şey budur. | Open Subtitles | وعلي القول أنني فخور بهذا أكثر من أي شيء. "{\pos(195,70)}"إحتراماً لرغبة الناجين تم تغيّير الأسماء |