Yani Jane Doe karbonhidratı düşük tatlandırıcı kullanıyor polyester giyiyor. antifrizi arabaya kendi takıyor ve kalp hastalığı var. | Open Subtitles | ومن هذا نستنتج أنها تستخدم السكرين ، وكانت تلبس البوليستر وتضع مادة منع التجمد في سيارتها وتعاني من ذبحة صدرية |
Bence yanlış şampuan kullanıyor ama o bir yıldız ve bir şey demek istemiyorum. | Open Subtitles | شخصياً, أعتقد أنها تستخدم الشامبو الخاطئ لكن هي النجمة, وأنت تعلم, لا أريد أن أقول أي شيء |
Bence bu sorunlu kadın adaleti kendi sağlamaya çalışıyor ve sanırım kara liste olarak da Haven Herald'da çıkan suç haberlerini kullanıyor. | Open Subtitles | أعتقد أن المرأه صاحبة قدرات تؤمن بلقصاص و أعتقد أنها تستخدم قائمة القضايا كلائحة لضحاياها |
Sadece özel araştırmalar için kullanıyorlar. | Open Subtitles | إلا أنها تستخدم في البحوث المتخصصة |
Arkyn'e girmek için kullanıyorlar. | Open Subtitles | أنها تستخدم للوصول الى أركين. |
- Kurşun geçirmez yeleklerde kullanılıyor. | Open Subtitles | وهو يفعل. أنها تستخدم في السترات الواقية من الرصاص. |
Tümörü, gerçeği örtbas etmek için kullanıyor. | Open Subtitles | أعتقد أنها تستخدم الورم الذي أصيبت به لاحقاً كتغطية |
Online formu doldurduğunuzda ideal eşinizi seçmek için ...çöpçatan algoritması kullanıyor. | Open Subtitles | بمجرد ان تملئ استمارة الويب أنها تستخدم خوارزمية الخاطبة لاختيار الشريك المثالي |
Şimdi bizi daha zayıf, daha pürüzsüz ve daha beyaz göstermesi için başka bir uygulama kullanıyor. | Open Subtitles | الآن أنها تستخدم التطبيق آخر ليجعل بشرتنا تبدو أكثر نعومة و أكثر بياضاً |
O işi ben alacaktım, ayrıca konuk listesini oluşturmak için benim fihristimi kullanıyor! | Open Subtitles | أنا كان يصل لهذا المنصب، والآن أنها تستخدم بلدي على Rolodex لوضع معا قائمة الضيوف. |
Bu demek oluyor ki, takma isim kullanıyor. | Open Subtitles | مما يعنى أنها تستخدم هويه مزيفه |
Kimilerine göre de o beni kullanıyor. | Open Subtitles | وقد يقول البعض أن أنها تستخدم لي |
Bir tür kod kullanıyor olmalı. | Open Subtitles | من الممكن أنها تستخدم بعض أنواع الأكواد |
Aynı zamanda gecekondumuzdan hain bir seyisi de Xiangyang'a mesaj göndermek için kullanıyor. | Open Subtitles | كما أنها تستخدم صبي من أحياؤنا الفقيرة "لإرسال الرسائل إلى "شيانجيانج هذا هو كل ما نعلمه حالياً |
Çıkış stratejimizi kullanıyor. | Open Subtitles | أنها تستخدم استراتيجية للخروج لدينا. |
Anılarınızı bastırmak için kullanıyorlar. | Open Subtitles | أنها تستخدم لقمع ذكرياتك. |
Parke taşlarını sabitleştirmekte kullanılıyor, bazı meşhur küçük sokaklarınızdakiler gibi. | Open Subtitles | أنها تستخدم لضبط بعض الأشياء الأخرة كحصاة الرصف مثل تلك التي في بعض شوارعكم الصغيرة المشهورة هنا |
Kurban edilen gençlerin kanı kullanılıyor. | Open Subtitles | أنها تستخدم الدم من الشباب المضحى بهم |