Gülüş şekli de çok güzeldi. Biraz dalgalı ve kadınsı. | Open Subtitles | كانت قهقهة عالية أيضاً، بها أنوثة وتغريد. |
Fakat, yine de hemşireler için işler farklıdır, biz kadınsı olduğumuz için yargılanmayız. | Open Subtitles | إن الأمر مختلف مع الممرضات نحن لا نحكم على بعضنا لأن مظهرنا أكثر أنوثة |
Bu kılıkta oldukça yetişkin ve kadınsı görünüyorsun. | Open Subtitles | أظن أن الانطباع الكامل بالغ جداً، مع لمسة أنوثة. |
Bunun dışında saçları ve elleri bakımlı, zarif, kadınsı... | Open Subtitles | غيرذلك.. الملابس، الأظافر جميلة حسّاسة، كلها أنوثة |
Bunda günahı çağrıştıran bir şeyler,... ..bir kadınsılık, bir zayıflık vardı. | Open Subtitles | كان ثمّة شيء في الموضوع شعرت أنّه أثيم شيء فيه أنوثة و ضعف |
Senin sorunun bu işte. Bazı erkekler daha kadınsı kadınları sever! Senin sorunun bu işte. | Open Subtitles | أنظري ، هذه هي مشكلتك بعض الرجال يفضلون أن تكون النساء أكثر أنوثة! |
Şöyle daha kadınsı birşey giyebilirsin. | Open Subtitles | إرتدي شيئا ًأكثر بقليل... تعلمين , أنوثة |
Demek kadınsılık vardı! | Open Subtitles | أنوثة! |