"أنّك كنتَ" - Translation from Arabic to Turkish

• olduğunu
• olduğunuzu

Sana hür ve temiz olduğunu söylemeliydim. Her şeyi berbat ettim.
كان حريّاً بي إخبارك أنّك كنتَ حرّاً وسجلّك نظيف، لقد أخفقتُ

Sana temiz olduğunu söylemeliydim.
كان حريّاً بي إخبارك أنّك كنتَ حرّاً وسجلّك نظيف

Ama içinde bir yerde verdiğin en önemli kararın yanlış olduğunu anladığında kendine güvensiz ve kırpılmış oluyorsun.
لكن ثمّة جزء عميق بداخلك عندما تكتشف أنّك كنتَ مخطئا بشأن أهم ما تتخذه من قرارات تصبح متزعزعاً ومتزمتاً

Karınızla konuştuk ve kardeşinizle ilişkisi olduğunu bildiğinizi söyledi.
تحدثنا مع زوجتك، إتفقنا؟ وتدّعي أنّك كنتَ تعلم أنّها كانت على علاقة غرامية بشقيقك.

Dediklerine göre oldukça saçmalamışsınız. Çöle düşen bir uçakta olduğunuzu sayıklıyormuşsunuz.
قالا أنّكَ جدُّ مُشتّت، فما انفككتَ تقول أنّك كنتَ في طائرة تحطّمت في الصحراء

Evet.Senin, benimle birlikte olduğunu gördüm.
أجل حلمتُ أنّك كنتَ تمارسُ الحبَّ معي

Senin onun küçük maymunu olduğunu söylüyordu.
قال أنّك كنتَ قرده الصغير

Bana polis olduğunu söylememiştin. Evet.
لم تخبرني أنّك كنتَ شرطيًّا

Şayet baban-- Şayet Walter burada olduğunu bilse sana yardım etmek için her şeyi yapardı.
لو علم (والتر) أنّك كنتَ هنا، فسيفعل كلّ ما بوسعه لمساعدتك.

Oldukça iyi bir hırsız olduğunu söylemiştin.
قلتَ أنّك كنتَ لصّاً بارعاً

Bayan Cuse bu gece sessiz olduğunu söyledi.
قالت السيّدة (كيوز) أنّك كنتَ هادئاً الليلة

Aslında, Paige eskiden itfaiyeci olduğunu söyledi. Şu cesaret ödülü mü?
أتعرف، قالت (بايج) أنّك كنتَ إطفائياً، هل تلك جائزة شجاعة؟

Ban borcun olduğunu sanmıyorum.
لا أظنّ أنّك كنتَ مديناً لي.

- Yani, şimdi ne olduğunuzu.
-أعني، أنّك كنتَ كذلك

Size ihtiyacımız yok. Chicago'da olduğunuzu biliyoruz.
لسنا بحاجتك نعرف أنّك كنتَ في (شيكاغو)