| Sana yalan söylediğimi biliyordun ve yinede her gün gözlerime bakıp bana güvendin. | Open Subtitles | كنت تعرفين أنّي أكذب عليك، ومع استمررت بالثقة بي |
| Seninle çıkıyorum diye, ahlak ihlalinden kovulmamak için umursadığım onca insana yalan söylediğimi hatırlattığın için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لك لتذكيري أنّي أكذب على مجموعة من الناس الذي أهتمّ لأمرهم حتى لا أتعرّض للطرد بسبب مُخالفات أخلاقيّة لأنّي أواعدك. |
| Diyemem. Grace yalan söylediğimi anlar. Ne zaman yalan söylesem anlıyor. | Open Subtitles | لا يمكنني، (جريس) ستعلم أنّي أكذب، دائماً ما تعلم أنّي أكذب حينما أكذب. |
| Şimdiye dek kimliğim hakkında yalan söylediğimi bilen tek kişi Natalie Thorp'tu. | Open Subtitles | حتى الآن, (ناتالي ثورب) كانت الشخص الوحيد الذي يعلم أنّي أكذب حول هويتي. |
| Ona yalan söylediğimi söyle, Oliver. | Open Subtitles | أخبره أنّي أكذب يا (أوليفر)، قلها! |