"أنّ ضحيّتنا" - Translation from Arabic to Turkish

• Kurbanımız

Bulduklarımıza göre Kurbanımız kira kontrollü bir dairede yaşıyormuş.
إتّضح أنّ ضحيّتنا لديه شقة ذات إيجار مُنتظم.

Kurbanımız da düşündüğümüz kadar sütten çıkma ak kaşık değilmiş.
أجل، حسناً، لابدّ أنّهم سيسحبون الملف بحلول صباح الغد. أعتقد أنّ ضحيّتنا ليست سليمة تماماً كما كنّا نبرهن عليها.

Görünüşe göre Kurbanımız, ölümünden 4 gün önce banka hesabına 10 bin dolar yatırmış.
اتّضح أنّ ضحيّتنا أودع 10 آلاف دولار لحسابه المصرفي قبل أربعة أيّام من قتله.

Ön otopsi sonuçlarına göre Kurbanımız boğularak öldürülmüş.
تقرير التشريح الأوّلي يُبيّن أنّ ضحيّتنا قد مات مختنقاً في واقع الأمر.

Görünen o ki, Kurbanımız bir şeyler kaydediyormuş.
يبدو أنّ ضحيّتنا كان في منتصف تسجيل شيءٍ.

Kurbanımız pişkin bir suçlu ya da çok yanlış anlaşılmış Dickensvari bir kimsesiz.
إمّا أنّ ضحيّتنا مُجرم قاسٍ أو أسيء فهمه مأساوياً.

Demek istediğim, 25 yıllık bir kitap ama Kurbanımız halen büyük telif hakkı çekleri alıyordu.
أعني، مضى عليها 25 عاماً، لكن يُفترض أنّ ضحيّتنا لا يزال يستلم شيكات أتعاب أدبيّة كبيرة.

Kurbanımız belediye de yaşanan bir olay yüzünden öldürülmüş olabilir.
أنّ ضحيّتنا أوقع نفسه في مشاكل بدار البلديّة والذي قد يكون عرّضه للقتل.

Topladıklarımıza göre Kurbanımız her akşam yürüyüşe çıkıyormuş.
إتّضح أنّ ضحيّتنا ذهب للتنزّه كلّ ليلة.

Meğer Kurbanımız Ritchie, bir steroid dağıtıcısını yüzüstü yakalamış.
إتضح أنّ ضحيّتنا (ريتشي) وشى بتاجر منشطات

Kurbanımız "Haven Hause" adında bir huzur evinde çalışıyormuş.
اتّضح أنّ ضحيّتنا عملت في منزل للمُتقاعدين يُدعى "منزل (هافن)".