"أن أتوقف" - Translation from Arabic to Turkish

    • bırakmalıyım
        
    • durup
        
    • uğrayıp
        
    • Durmamı
        
    • kesmeliyim
        
    • son vermeliyim
        
    Rhonda'nın çikolatalarını yemeyi bırakmalıyım. Open Subtitles أوه يجب علي أن أتوقف عن أكل شوكولاة روندا
    Tüttürmeyi bırakmalıyım. Tüttürmeyi bırakmalıyım. Rehabilitasyona gitmeliyim. Open Subtitles يجب أن أتوقف عن التدخين يجب أن أتوقف عن التدخين
    Yaptığım tek hata burada durup senin zırvalıklarını dinlemek oldu. Open Subtitles الخطأ الوحيد الذي إقترفته أن أتوقف عن التفكير وأُصغي لتُراهاتك
    Bir uğrayıp nasıl olduğunuzu görmek istedim. Open Subtitles مرحبا ، لقد أردت أن أتوقف و أرى كيف تسير الأمور
    Bildiğin en kibarca yolla Durmamı söylüyorsun. Hayır. Open Subtitles إنك تلعب معي أنك تخبرني أن أتوقف بطريقة مهذبه
    Bunu yapmayı kesmeliyim. Open Subtitles إني أجني في الساعة أكثر مما تجني أمي يجب أن أتوقف عن عمل ذلك
    Şu muhabbetlerin ortasında gezinip durmaya bir son vermeliyim. Open Subtitles يجب أن أتوقف عن الدخول في منتصف المحادثات
    Doğru, bu gömlekleri giymeyi bırakmalıyım zaten. Open Subtitles أجل، علي أن أتوقف عن أرتداء هذه على كل حال
    Yani kendini suçlu hissetmemen için içkiyi mi bırakmalıyım? Open Subtitles إذن، أعلي أن أتوقف عن الشرب حتى لا تشعري بالذنب ؟
    Aslında bunu düşünmeyi bırakmalıyım. Open Subtitles في الواقع، عليّ أن أتوقف عن التفكير في هذا
    Burada biraz durup canlı bir gösteriyi göstermek istiyorum. TED لذا أريد أن أتوقف هنا للحظة وأعرض لكم عرضًا مباشرًا.
    Anlatmaya devam etmeden önce bir an durup bu yabancıya teşekkür etmek istiyorum. TED لذلك وقبل أن أواصل إلى أبعد من ذلك، أريد حقاً أن أتوقف لحظة أتوقف لأقول شكراً لذلك الغريب.
    Şimdi, burada bir durup bu filmlerin hiçbirinin başarısında kendime pay çıkaramayacağımı söylemenin önemli olduğunu düşünüyorum. TED الآن، أعتقد أنه من المهم حقًا أن أتوقف هنا لثانية واحدة وأقول أنني لا أستطيع أن آخذ الفضل في نجاح أي من تلك الأفلام
    Ama, uğrayıp, söylediklerimi ne kadar kaale aldığını görmek istedim. Open Subtitles لكنني أردت حقاً أن أتوقف و أرى إن كنت قد قررتِ أي شيءعما قلـتـه
    uğrayıp endişelenecek bir şey olmadığını söylemek için geldim. Open Subtitles أردتُ فقط أن أتوقف وأُعلمك ليس عليك أن تقلق بشأنه.
    Sadece akademiye uğrayıp bir sonraki fizik testine kayıt olmam gerek. Open Subtitles أحتاج فقط أن أتوقف عند الأكاديمية لكي أسجل في الإختبار الجسدي التالي.
    Onun beni korumak için orda olduğunu düşündüm ama o bana Durmamı söyledi. Open Subtitles ظننت بأنه كان هناك ليحميني و لكنه طلب مني أن أتوقف
    Ne zaman Durmamı istersen söyle ve duracağım. Open Subtitles فقط أخبريني عندما تريد .مني أن أتوقف وسأفعل ذلك
    Bir yerde Durmamı sonra karavan parkına götürmemi istemişti. Open Subtitles ، أرادتني أن أتوقف . وبعدها أخبرتني أن أخذها إلى موقع المقطورات
    Kendimi ve insanları saçlarım konusunda kandırmaya çalışmayı kesmeliyim. Open Subtitles علي أن أتوقف عن خداع الجميع أن أتوقف عن جعلهم يعتقدون أن لدي شعراً على رأسي
    Biliyorum, sen bunu yaparken tuvalette oturmayı kesmeliyim. Open Subtitles أعلم, عليّ أن أتوقف عن الجلوس في الحمام بينما تفعلين هذا.
    Konuşmayı kesmeliyim. Sadece çok gerginim şu anda. Open Subtitles علي أن أتوقف عن الكلام أنا متوتر كثيرا الآن فقط
    Bir Zaman Lord'u olmaya son vermeliyim. İnsan olacağım. Bukalemun Kemeri. Open Subtitles يجب أن أتوقف عن كوني سيداً للزمن وأن أصير إنساناً
    Buna son vermeliyim. Open Subtitles أكره الناس الذين يبدأون الأحاديث علـيَّ، علـيَّ أن أتوقف عن ذلك.
    Pekâlâ, buna bir son vermeliyim. Open Subtitles حسناً , يجب أن أتوقف عن هذا لا يُفترض أن..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more