"أن أسمع ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

• Bunu duyduğuma
• Bunu duymak
• Bunu dinlemek
• duymak isterim

Bunu duyduğuma sevindim çünkü onu sana veriyorum.
يسعدني جدا أن أسمع ذلك منك لأني أتنازل عنه لك

- Bunu duyduğuma üzüldüm ama aşağı yukarı bütün evlilikler böyle sona ermiyor mu?
- حَسناً يؤسفني أن أسمع ذلك لكن من الآنَ فَصَاعِدَاً لن نصبح بنفس الطريقِة، تقريباً.

Bunu duyduğuma üzüldüm. Neler hissettiğini bilirim.
يؤسفني أن أسمع ذلك أعرف هذا الشعور

Bunu duymak için o kadar uzun süre bekledim ki.
ليس لديك أي فكرة كم من الوقت انتظرت أن أسمع ذلك

Bunu dinlemek isterim.
إننى أحب أن أسمع ذلك

Bu çıkmazdan bizi kurtaracak daha iyi bir fikrin varsa, duymak isterim.
انظروا، إذا كنت قد حصلت على فكرة أفضل لإخراجنا هذا المأزق أحب أن أسمع ذلك.

Bunu duyduğuma sevindim efendim.
أنا سعيد أن أسمع ذلك يا سيدى

Bak ne diyeceğim, Bunu duyduğuma üzüldüm, Tim ama bizim de işimiz var ve doğru dürüst uyumamız lazım.
تَعْرف يؤسفني أن أسمع ذلك ه( ه(تيم)ه )ه لَكنَّنا عِنْدَنا الوظائفُ أيضاً، ونحن نَحتاجُ للنوم ليلا

Bunu duyduğuma çok sevindim.
أنا أحب أن أسمع ذلك.

Bunu duyduğuma sevindim.
من الرائع أن أسمع ذلك

Bunu duyduğuma sevindim.
جيد أن أسمع ذلك

Bunu duyduğuma üzüldüm.
يؤسفنى أن أسمع ذلك

Bunu duyduğuma üzüldüm.
يؤسفني أن أسمع ذلك

Bunu duyduğuma sevindim.
حسنا، يسعدني أن أسمع ذلك

Bunu duyduğuma üzüldüm.
- - يسفني أن أسمع ذلك

- Bunu duyduğuma üzüldüm.
- يؤسفني أن أسمع ذلك .

Bunu duymak istediğim için söyleme.
لا أقول ذلك لأنك تعتقد أنني أريد أن أسمع ذلك.

Hayır, Bunu duymak istemiyorum, Leen.
لا , لا أريد أن أسمع ذلك يا لين

Hayır, Bunu duymak istemiyorum Li.
لا , لا أريد أن أسمع ذلك يا لين

Bunu dinlemek istemiyorum, anne.
لا أريد أن أسمع ذلك يا أمي

Bunu bizzat ondan duymak isterim yoksa işi bozmak dışında hiçbir şey yapmamış gibi hissedeceğim.
أود أن أسمع ذلك منها وإلا سأشعر أني لم أفعل شيئاً سوى زيادة الأمر سوءً