-Evet, hepimizin dört haftası var-- arkadaşlarımın inanamayacağı şeyleri görüyorum. | Open Subtitles | رائع , لقد رأيت أشياءاً لا أعتقد أن أصدقائي سيصدّقونها |
arkadaşlarımın ve komşularımın, sizlerin bir şeyler yapacağına inanırsam, o zaman ben de yaparım. | TED | إذا آمنت أن أصدقائي وجيراني، أنتم أيها الأشخاص، ستعملون شيئاً سوف أعمل أنا أيضاً. |
arkadaşlarımın aptal olduklarını düşünürse, o zaman ben de öyle olurum. | Open Subtitles | لو إعتقدت أن أصدقائي حمقى، إذاً فأنا أحمق |
O yüzden arkadaşlarımın beni kafaya aldıklarını düşündüm. Ah şu şapşallar. | Open Subtitles | وبعد ذلك حصلت على الرسالة واعتقدت أن أصدقائي يعبثون معي, أولئك الأوغاد |
Bu arkadaşlarımın dünya dışına gittiğini düşündüğüm günlerden biri. | Open Subtitles | إنه من تلك الأيام التي أشعر فيها أن أصدقائي قد رحلوا عن الكوكب. |
Hmm, öyleyse, iyi şanslar, çünkü ben arkadaşlarımın, Her zaman arkamda olduğunu biliyorum. Serena? | Open Subtitles | حسنٌ ، حظ موفق ، لأني أعرف أن أصدقائي يحمون ظهري دائماً ، سيرينا؟ |
arkadaşlarımın dalga geçecek bir şey bulacaklarından eminim, bu konuda zekiler. | Open Subtitles | أسمع، أعرف أن أصدقائي سيجدون شيءً ليسخروا منه انهم أذكياء بهذا الموضوع |
Gray, burada oynayabileceğimiz tek kart arkadaşlarımın elindeki uçak. | Open Subtitles | جريه ، كل ما لدينا هو أن أصدقائي لديهم الطائرة |
Eski arkadaşlarımın bu kadar sakat olmasına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أن أصدقائي القدامى أغبياء لتلك الدرجة. |
Bütün arkadaşlarımın burada olduğunu söylemek istedim. | Open Subtitles | أردت أن أقول أن أصدقائي جميعم متواجدون هنا. |
Fakat buradaki Pasifik'li arkadaşlarımın kimseyi suçladığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لكني لا أعتقد حقًا أن أصدقائي الآسيويين هنا قد اتهموا أحدًا بأي شيء |
Sadece arkadaşlarımın öyle düşündüklerini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم فحسب أن أصدقائي يعتقدون ذلك. |
arkadaşlarımın beni geri kabul edeceklerini söylüyor. | Open Subtitles | إنهُ يقول أن أصدقائي سيُعيدوني إليهم |
arkadaşlarımın beni Domino diye çağırdığını nasıl biliyorsun? | Open Subtitles | كيف عرفت أن أصدقائي ينادوني بـ(دومينو) ؟ |
arkadaşlarımın beni kötü etkilediğini düşünüyorlardı. | Open Subtitles | ظنوا أن أصدقائي لهم تأثير سيء |
Üsteğmen Gabriela Flores. Buradaki arkadaşlarımın sana onun bulunduğu yeri söyleyeceklerini sanmıyorum. Ama sormakta özgürsün. | Open Subtitles | الملازمة الاولى (غابرييلا فلوريس). حسناً، أشك أن أصدقائي هنا يمكن أن يخبروك عن مكانها لكن إذا أردت تفضل و إسألهم. |
Portia bana topluluktaki arkadaşlarımın beni öldürmek istediklerini söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني (بورشا) أن أصدقائي السحرة يريدون القضاء علي |
Diğer Facebook arkadaşlarımın gelmemesi çok utanç verici oldu. | Open Subtitles | أن أصدقائي بالـ(فيسبوك) لم يأتوا |
Ben de kendi hayatım hakkında düşünüyordum ve yaşamımı gelecek çağlar için nasıl anıtlaştırmak istediğimi düşünüyordum -- (Gülüşmeler) ayrıca arkadaşlarıminkileri de anıtlaştırmak istiyorum. Fakat buradaki sorun, arkadaşlarımın öldükten sonra içlerini doldurmama pek hevesli olmamaları. (Gülüşmeler) Onun yerine videoya geçtim; video birini saklamak ve anmak için, belirli bir anı kaydetmek için diğer en iyi yol. | TED | لذلك كنت أفكر في حياتي الخاصة، وكيف أود أن أخلد ذكرى حياتي، تعلمون، لأجيال قادمة، وأيضا — (ضحك) — ذكرى حياة أصدقائي، ولكن مشكلة مع ذلك أن أصدقائي ليسوا حريصين جداً على فكرة تحنيطي لهم. (ضحك) فبدلاً عن ذلك، التفت إلى الفيديو، والفيديو هو الطريق القادم الأفضل للحفاظ على وإحياء ذكرى شخص ما ولالتقاط لحظة زمنية محددة. |