"أن أصدّق" - Translation from Arabic to Turkish

    • inanayım
        
    • inanmamı
        
    • inanmayı
        
    • inanmıyorum
        
    • İnanamıyorum
        
    • olduğuna inanamıyorum
        
    Birdenbire gelen zenginliğin seni aniden cömertleştireceğine mi inanayım? Open Subtitles إذاً، لابدّ أن أصدّق أن الثروات المفاجئة.. ستعطيك كمّية كبيرة من الكرم ..
    Gitmeniz gerekiyor! Bana kim bilir ne zamandır yalan söylüyorsun. Neden söylediklerine inanayım ki? Open Subtitles لقد كنتِ تكذبين علينا لمدةٍ الرَّب وحده يعلمها لِمَ ينبغي علي أن أصدّق أياً ممَّا تقوليه؟
    Onu bizden uzak tutanın bu alüminyum şapkalar olduğuna inanmamı bekliyor musun cidden? Open Subtitles هل تتوقع منّي أن أصدّق أنّ هذه القبعات منعتنا من أن نفقد الوعي؟
    Gerçekten de tüm bunlardan babamın ruhunun sorumlu olduğuna inanmamı mı bekliyorsun? Open Subtitles أتريدني حقًّا أن أصدّق أنّ روح أبي هي المسئولة عن تلك الأحداث؟
    Buna inanmayı gerçekten istedim. Open Subtitles أنا حقاً أردت أن أصدّق ذلك يا رجل ..
    Ancak kardeşime zarar verebileceğine inanmıyorum. Open Subtitles ولكن لا أستطيع أن أصدّق أنها تريد إيذاء أخي
    Evrenin sadece paranın etrafında dönmesine inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع أن أصدّق بأن المغزى من الكون برمّته هو كسب الأموال.
    Buna dahil olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع أن أصدّق أنّك تورّطت بهذا الأمر
    Kontrol ediliyorsunuz. Bunu size yapanı ve hangi amaçla yaptığını bulmanıza yardım edebilirim. Söylediklerinize neden inanayım? Open Subtitles -شخصٌ ما يتحكمُ بك أستطيع أن أساعدك لتعلم من يكون ولأيةِ غرض فعل ذلك ولِمَ عليّ أن أصدّق أيُ كلمةٍ مِمَّ تقولين؟
    Tamam, yani kütüphanede tanıştığım yabancı bir adamın ona seksin dahil olmadığı bir arkadaşlık yapmam için bana para ödeyeceğine mi inanayım yani? Open Subtitles حسناً، إذاً، من المفترض بيّ أن أصدّق أنّ شخصاً مجهولاً أراه في المكتبة، سيدفع لي المال لأكون صديقته "دون جنسٍ".
    Briggs'le iki haftadır bunu yaptığına inanayım mı yani? Sadece mücevherleri aradığına? Open Subtitles أيفترض بي أن أصدّق أنّ هذا ما كنتِ تفعلينه لأسبوعين مع (برغز)؟
    Buna nasıl inanayım ki, Carla? Open Subtitles و كيف لي أن أصدّق ذلك؟
    Söylediklerine neden inanayım? Open Subtitles -لمَ ينبغي أن أصدّق ما تقولينه؟
    Dev fasulye sapı olduğuna inanmamı mı bekliyorsun ve aslında var olan zencefilli evlere? Open Subtitles أتتوقعين منّي أن أصدّق أن هناك عمالقة و بيوت الزنجبيل موجودة حقّاً ؟
    Yani benden, bunu yalnızca çocuk için yaptığına inanmamı mı bekliyorsun? Open Subtitles وتتوقّعُ منّي حقاً أن أصدّق أنّك تريدُ هذا لأجل الطفل؟
    Gerçekten o telefonla hiç bir alakan olmadığına inanmamı mı bekliyorsun? Open Subtitles أتتوقع منّي أن أصدّق حقاً أنّ لا علاقة لك بذلك الإتّصال؟ أقسم. ليس لي علاقة بذلك.
    Polisle birlikte çalıştığına inanmamı mı bekliyorsun gerçekten? Open Subtitles هل تتوقّع منّي حقّاً أن أصدّق أنّك تعمل مع الشرطة؟
    Benden ofiste olduğuna inanmamı mı bekliyorsun? Open Subtitles أتتوقعين منّي أن أصدّق أنّكِ كنتِ في المكتب؟
    "Vince Masuka'nın beni alaşağı edecek kişi olması..." "...gerçeğine inanmayı reddediyorum." Open Subtitles "أرفض أن أصدّق بأنّ (فينس ماسوكا) هو الرجل الذي يوقعني منفرداً"
    Daha iyi hazırlanmadığımıza inanmıyorum. Open Subtitles لا يسعني أن أصدّق أنّنا لم نكن مُستعدّين،
    Bir dönem sadece cinselliği düsündüğüme inanamıyorum. Open Subtitles من الصعب أن أصدّق أن بحياتي فترة لم أفكر فيها سوى في الجنس
    Dünyada onca şey varken bunun haber olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles لا أستطيع أن أصدّق أنه مع كل ما يدورُ في العالم، هذه هي نشرة الأخبار.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more