"أن أفسر" - Translation from Arabic to Turkish

    • açıklayabilirim
        
    • açıklayamam
        
    • izah
        
    • şey açıklamak
        
    • anlatabilirim
        
    Fakat ikimizin arasında bir fark var. Ben neden burada olduğumu açıklayabilirim. Open Subtitles ولكن الفرق بينى وبينك هو أنني أستطيع أن أفسر سبب وجودي هنا
    Her ne yaptıysan da, üstünde olan baskıyı açıklayabilirim. Open Subtitles أيّاً كان ما فعلته ، يُمكنني أن أفسر الضغوط التى تعرضت إليها و دفعتكَ لذلك.
    - ...beraber yemek yemeliyiz. Ona açıklayabilirim. Open Subtitles حتى يمكننا أن نتعرف ثانية يمكنني أن أفسر لها.
    - Ben bunları hissettim. l tam olarak açıklayamam - Open Subtitles .. لقد شعرت بهم . لا أستطيع أن أفسر بالضبط لا يجب عليك أن تفعلي هذا
    İkisini de imkanı yok izah edemem sana. Open Subtitles لا أستطيع على الإطلاق أن أفسر ما فعله أى منهما.
    - Bunu nasıl açıklayacaksın? - Hiçbir şey açıklamak zorunda değilim. Open Subtitles كيف ستفسرين هذا- انا ليس علي أن أفسر أي شيئ-
    Ne söylediğimi anlatabilirim ama bu çok sıkıcı olur. Open Subtitles على أي حال من الممكن أن أفسر ما قلته و هذا سيكون مملا
    Bak, bak, dinle. Her şeyi açıklayabilirim. Open Subtitles انظر، انظر، استمع ، يمكنني أن أفسر لك كل شيء.
    O kadar şeye dayanan bu insanlara Tanrı'nın sükûtunu nasıl açıklayabilirim? Open Subtitles كيف يمكنني أن أفسر صمته أمام الناس، الذين أحتملوا كثيرا؟
    Konuşmama izin verirseniz açıklayabilirim. Open Subtitles حسنًأ، لو سمحتِ لي بالكلام يمكنني أن أفسر الأمر
    Dün geceyi nasıl açıklayabilirim? Open Subtitles كيف يمكنني أن أفسر الليلة الماضية ؟
    Len, açıklayabilirim. Onu sana geri verecektim. Open Subtitles لين" يمكنني أن أفسر الأمر و كنت سأدفع لك ثمنها"
    - Dr. Crane, sakin olun, her şeyi açıklayabilirim. Open Subtitles .... دكتور كرين لا تهلع أستطيع أن أفسر كل شئ
    - Charles lütfen açıklayabilirim. Open Subtitles تشارلز, ارجوك, انا أستطيع أن أفسر ..
    - açıklayabilirim! - Sana nasıl sesleneceğimi bile bilmiyorum. Open Subtitles -يمكنني أن أفسر الأمر إنني لا أعرف حتى بما أدعوك
    açıklayabilirim ama şimdi olmaz. Open Subtitles يمكنني أن أفسر لك ولكن ليس الآن
    Kaçışlarını ya da Lordum Drakan'a saldırılarını açıklayamam. Open Subtitles أنا لا يمكنني أن أفسر هروبهم أو الهجوم على سيدي داركان
    açıklayamam ama bu sesin yalnızca sizinki olabileceğini daha en başından anlamıştım, Bay Oldman. Open Subtitles -لا يمكنني أن أفسر ذلك عرفت من البداية أنه نفس الصوت
    Neden cesedi bulmanı istediğini açıklayamam.. Open Subtitles أن أفسر لم قد يريد أن يتم اكتشافها
    Ama bir otobüs dolusu, koca bir otobüs dolusu küçük şerefsizi nasıl izah etmem gerekiyor? Open Subtitles لكن حافلة... حافلة كاملة مملوءة بهؤلاء الأطفال كيف لي أن أفسر هذا؟
    Sana hiçbir şey açıklamak zorunda değilim. Open Subtitles لا أحتاج أن أفسر لك أي شيء
    Bunu sana nasıl daha iyi anlatabilirim bilmiyorum. Open Subtitles أنا لا أستطيع أن أفسر هذا لك , لكن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more