Jeannie'yi büyük bir hata yaptığına ikna etmeye çalıştım. | Open Subtitles | حاولت أن أقنع جيني أنها تقع في غلطة كبيرة |
Yine de ikna etmeye hevesliyim. | Open Subtitles | أنا ملزم بالتبليغ عن هذا السلوك و لكني مستعد أن أقنع |
Ben de Nate'i bu hafta sonu aile birleşmesine katılmaya ikna etmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أقنع نيت للظهور في اجتماع العائلة نهاية هذا الاسبوع |
Ben de bize yardım etmek için elimden dünyanın kız ikna etmek mümkün olabilir. | Open Subtitles | إذاً ربما أستطيع أن أقنع الشقيقات في عالمي ليساعدوننا |
Benden eski sevgilimi, yeni sevgilisiyle bir kostüm partisine gelmek için ikna etmemi istiyorsunuz. | Open Subtitles | تريدونني أن أقنع عشيقتي السابقة من أجل تذهب لحفلة تنكّرية مع عشيقها الجديد |
Ama önce Hank Hooper'ı ikna etmeliyim, hala Cadillac alan bir beyazı. | Open Subtitles | "لكن أولا, يجب أن أقنع "هانك هوبر "رجل أبيض مازال يشتري سيارات "كاديلاك |
İzninizle, belki ben bu adamı isteğinizi gerçekleştirmesi için ikna edebilirim. | Open Subtitles | بعد أذنك,فرعون أنى أستطيع أن أقنع هذا الرجل بما تريده. |
Ben de, Hanımefendilerini, yemek planını yaptığıma ve artık değiştiremeyeceğime ikna etmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | وأن أحاول أن أقنع سيادتها أنني حددت أطباق الطعام مسبقًا معها ولا يمكنني تغييرها الآن |
Hastalarımı, kendimi buna ikna etmeye çalışıyordum ama bir yalanı yaşıyordum resmen. | Open Subtitles | لـ .. لقد كنت أحاول أن أقنع مرضاي، أن أقنع نفسيّ . لكنّني كنت أعيش في كذبة |
Bir saatimi Kashfar'lıları kendi güvenlikleri için sorumluluk almaya ikna etmeye çalışmakla harcadım. | Open Subtitles | ساعة أضعتها وأنا أحاول أن أقنع الكاشفريين بالتحرك وتحمل مسؤولية أمنهم الخاص. |
Sam'i bizimle... yemeğe kalması için ikna etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أن أقنع سام بالإنضمام لنا على العشاء |
Daha önce gelmememin nedeninin, işe sarhoş gelmeniz olduğuna kendimi ikna etmeye çalıştım. | Open Subtitles | بأية حال، حاولت أن أقنع نفسي أن السبب في عدم قدومي قبلاً لأنك أتيت ثملاً للعمل... |
Senin gidişinden sonra, Graem'in aileye reislik yapma ve şirketi korumada yeterli olduğu konusunda kendimi ikna etmeye çalıştım. | Open Subtitles | بعد أن غادرت .. حاولت أن أقنع نفسي بأن "جراهام" قادر علي رئاسة العائلة وحماية الشركة |
Yanlış olduğuyla ilgili kendimi ikna etmeye çalıştım. | Open Subtitles | ولقد حاولت أن أقنع نفسي أن هذا خطأ |
Benim işim, insanları 108 dakikada bir neden ve ne için olduğunu bilmeden... düğmeye basmaya ikna etmek. | Open Subtitles | عملي هو أن أقنع الناس بأن يضغغطون على زر كل 108 دقيقة دون أن يعرفوا السبب |
Benim işim, insanları 108 dakikada bir neden ve ne için olduğunu bilmeden... düğmeye basmaya ikna etmek. | Open Subtitles | عملي هو أن أقنع الناس بأن يضغغطون على زر كل 108 دقيقة دون أن يعرفوا السبب |
Benim işim, insanları 108 dakikada bir neden ve ne için olduğunu bilmeden... düğmeye basmaya ikna etmek. | Open Subtitles | عملي هو أن أقنع الناس بأن يضغغطون على زر كل 108 دقيقة دون أن يعرفوا السبب |
Hakimi, aile olmanız konusunda ikna etmemi mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تريدون أن أقنع قاضياً أنكم جادون بمسألة العائلة ؟ |
Eğer birleşirsek, Claxon - Brant'daki hayvan deneylerine son verebileceğinizi, ...bunun için de nişanlınızı ikna etmemi mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | أنت تريدني أن أقنع خطيبتك إنك إن دمجت الشركتين |
Decourt'u botla yüzmeye ikna etmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أقنع "ديكور" للإبحار في قارب. |
Babamı sana bir tane vermesi için ikna edebilirim. | Open Subtitles | حسنا , ربما يمكننى أن أقنع والدى أن يمنحك واحدا |
Milleti, o gece olanlar hakkında inandırmak için çok zaman harcadım. | Open Subtitles | لقد قضيت وقتاً طويلاً أحاول أن أقنع القوم بما حدث تلك الليلة |