Eğer bir film senaryosu gibi göründüğünü düşünüyorsanız aynı fikirdeyim. | TED | أوافقكم الرأي لو كنتم تعتقدون أن الأمر يبدو كنصٍ مكتوب لفيلم سينمائي. |
Sanki bulaşık yıkıyormuşuz gibi göründüğünü biliyorum fakat gerçekte sevişiyoruz. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو و كأننا نغسل الأطباق لكننا نمارس الجنس |
Sanki bulaşık yıkıyormuşuz gibi göründüğünü biliyorum fakat gerçekte sevişiyoruz. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو و كأننا نغسل الأطباق لكننا نمارس الجنس |
- Sana çılgınlık gibi geldiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أن الأمر يبدو جنونيا لكنني سأدخل مسابقة الهواة |
Uydurma gibi geldiğini biliyorum ama ya doğrusa? | Open Subtitles | أعرف أن الأمر يبدو سهلاً، ولكن ماذا سيحدث لو أنه حقيقي؟ |
Öyle göründüğünü biliyorum ama birkaç ay önce kasabaya saldıran o serseriler konusunda dürüsttüm. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو كذلك، ولكنني كنت صادقًا بشأن قطاع الطرق الذين هاجموا القرية قبل شهرين |
Bunun garip göründüğünü biliyorum ama açıklayabilirim. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو جنونا .لكن بإمكاني أن أشرح |
Hadi ama, bunun biraz Acayip göründüğünü biliyorum, ama denemeye değer. | Open Subtitles | هيا، أنا أعرف أن الأمر يبدو سخيفا لكن لا ضير من المحاولة |
Oldukça tuhaf göründüğünü biliyorum ama açıklayabilirim. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو مشبوها لكن بإمكاني الشرح |
Bunun çılgınca göründüğünü biliyorum ama öyle değil. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو جنوني، ولكنه حقاً ليس |
Bunun manyakça göründüğünü biliyorum ama değil. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو جنوني، ولكنه حقاً ليس |
Biraz esrarengiz göründüğünü biliyorum ama çocukken salonumuzda aynı saatten vardı. | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو غريبًا و لكن أبواي كانوا يملكون نفس الساعة في عائلاتنا عندما كنّا نكبر |
Kötü göründüğünü biliyorum ama Ari de, Percy'nin ölmesini bizim kadar istiyor. | Open Subtitles | -أعلم أن الأمر يبدو سيئاً ولكن (آري) يُريد (بيرسي)، كما نريده نحن |
Öyle göründüğünü biliyorum. Ama hayır. | Open Subtitles | .. أعلم أن الأمر يبدو كذلك لكن لا |
- Acımasız göründüğünü biliyorum. | Open Subtitles | -حسناً, أعلم أن الأمر يبدو قاسياً للغاية |
Kötü göründüğünü biliyorum ama Vic'e yardım aldırtacağım. | Open Subtitles | أعرف أن الأمر يبدو سيئا لكن سأحصل ل(فيك) على مساعدة |
Paul umutsuz göründüğünü biliyorum. Ama pes etmiyoruz. | Open Subtitles | (بول)، أعلم أن الأمر يبدو مشؤوماً لكننا لن نستسلم |
Uydurma gibi geldiğini biliyorum ama ya doğrusa? | Open Subtitles | أعرف أن الأمر يبدو سهلاً، ولكن ماذا سيحدث لو أنه حقيقي؟ |
Yani, kulağa saçma bir teori gibi geldiğini biliyorum, bu yüzden bölge savcısının ofisini aradım... | Open Subtitles | أعلم أن الأمر يبدو وكأنه نظرية المؤامرة لذا اتصلت بمكتب محامي المدينة |