Çocuklar bir şeyler yapmalısınız. Nasty Nate denen adam meyve kokteylimin peşinde. | Open Subtitles | انتم يا رجال يجب أن تفعلوا شيئا هذا الرجل ناستي نيت يحوم حول سلطة فاكهتي |
Ben ne söylersem onu yapmalısınız. Benim IQ'm 199. | Open Subtitles | يجب أن تفعلوا جميعكم ما أقوله، معدّل ذكائي 199 |
Işığı görünce ne yapmanız gerekiyordu? | Open Subtitles | ماذا يفترض عليكم أن تفعلوا عندما تروا الضوء الوامض؟ |
Bunun karşılığında tek istediğim ben ailenizin servetinin keyfini sürerken kafama geleni yapmanız. | Open Subtitles | كل ما أسألة هو أن تفعلوا كل شئ يجول برأسى . بينما أتمتع أنا بالثروة التى خلفها أبائكم ورائهم |
Uçuş görevlileri, lütfen yolcuları karşılamak için elinizden geleni yapın. | Open Subtitles | مضيفات الطيران إذا كان بإمكانكم أن تفعلوا ما تقدروا عليه، |
Kafanıza koyduğunuzu yaparsınız herhalde. | Open Subtitles | أعتقد أن عليكم أن تفعلوا ما تجدونه صحيحاً |
Ne gerekirse yapmanızı istiyorum. Bana buraya ait olduğunu kanıtla. | Open Subtitles | أريدكم أن تفعلوا أي شيء، وتثبتوا أنكم تنتمون إلى هنا |
Bir daha aptalca bir şey yapmadan önce bunu aklınızda tutun. | Open Subtitles | حاولوا أن تبقوا ذلك في ذهنكم في المرة القادمة لو كُنتم على وشك أن تفعلوا شئ غبي |
Ne yapmak istiyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا تريدون أن تفعلوا بحق الجحيم؟ |
Eşimi korumak için bir şeyler yapmalısınız. | Open Subtitles | يجبُ أن تفعلوا شيئاً من أجل حماية زوجى.. |
Mahkemeye, evliliğinizi devam ettirmek için uğraştığınızı rapor etmemi istiyorsanız, bunu gerçekten yapmalısınız. | Open Subtitles | إذا كنتم تريدون أن أكتب تقرير للمحكمة بأنكم تحاولون إنجاح الزواج سيكون عليكم أن تفعلوا هذا حقا |
Ve ben ne dersem onu yapmalısınız. | Open Subtitles | أريد منكم يا رفاق, أن تفعلوا ما أقوله بالضبط |
Tanrı katında, doğru ve iyi olan şeyleri yapmalısınız. | Open Subtitles | يجبُ أن تفعلوا الخير والصواب، في نظر القانون. |
Evliliğiniz üzerine çalışıyorsunuz diye mahkemeye rapor vermemi istiyorsanız bunu gerçekten yapmanız gerek. | Open Subtitles | إذا كنتم تريدون أن أكتب تقرير للمحكمة بأنكم تحاولون إنجاح الزواج سيكون عليكم أن تفعلوا هذا حقا |
Ama çok ciddi bir temizlik yapmanız gerekecek. | Open Subtitles | ولكن يجب أن تفعلوا بعضالأشياءالمهمه.. أعني التنظيف الجاد |
Ben, sizi ne mutlu edecekse onu yapmanız gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنه عليكم أن تفعلوا ما يجعلكم سعداء |
Birden onlara o işi bırakıp başka bir iş yapın diyorsunuz. | TED | فجأة تقول لهم ان عليهم ان يتوقفوا عن ما يقومون به و أن تفعلوا شيئا آخر. |
Burada bir süre dinleneceğiz. Uyumam lazım. Bence siz de aynı şeyi yapın. | Open Subtitles | سنسترح هنا لفترة، أحتاج إلى النوم عليكم أن تفعلوا المثل |
Bunu ülkenin çıkarlarını düşündüğünüz için yapın. | Open Subtitles | أريدكم أن تفعلوا ذلك لأنكم تتصرفون تحقيقاً للمصالح العليا لبلادكم |
Umarım siz de aynısını yaparsınız. Birazdan devam edeceğiz. | Open Subtitles | نرجوا أن تفعلوا نفسَ الشيء، سنعودُ حالاً |
Sen ve mazlumların ona ne yaparsınız? | Open Subtitles | ماذا بإمكانك أنت أو جماعتك من المساكين أن تفعلوا له؟ |
Umarım burada da aynısını yaparsınız. | Open Subtitles | نتمنى أن تفعلوا المثل من أجلنا |
Sizden elinizden geldiği kadar fazla yapmanızı istiyorum size vermek üzere olduğum bir dakika içerisinde. | TED | أريد منكم أن تفعلوا أكبر عدد ممكن من ذلك في الدقيقة التي سأمنحكم إياها الان. |
Bunu mecbur kaldığınız için yapmanızı istemiyorum. İstediğiniz için yapmanızı istiyorum. | Open Subtitles | لا أريدكم أن تفعلوا ذلك لأنكم مجبرين عليه أريدكم أن تفعلوا ذلك لأنكم تريدون ذلك |
Bir şey yapmadan önce dinleyin. Krallık büyük bir tehdit altında. | Open Subtitles | قبل أن تفعلوا شيء، أصغوا، إنّ الأراضي تتعرض للهجوم |
Ee, ne yapmak istiyorsunuz? | Open Subtitles | إذن، ماذا تودون أن تفعلوا يا رفاق؟ |