"أن زوجتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • karım
        
    • Karımın
        
    • eşim
        
    • eşimin
        
    Yok, sadece karım ailesini ziyarete gitti ve biraz bunalmış. Open Subtitles كلا، الأمر فحسب أن زوجتي تزور أقاربها وهي مرهقةً قليلاً
    Bu gerçek mi, karım sabahın ikisinde beni mi arıyor? Open Subtitles هل أهذي أم أن زوجتي تتصل بي في الثانية صباحاً؟
    Tatil yapmak için çok meşgulüm. karım biraz güneş görse bayılırdı ama. Open Subtitles إنني منشغل جداً للسفر، بالرغم من أن زوجتي ستحب القليل من الشمس
    Hatta ben Karımın filmlerinizden birinde olduğu gibi saçına bukleler yaptırdığını anımsıyorum. Open Subtitles أيضاً أتذكر أن زوجتي كانت تجعد شعرها قليلاً كما كنت في التصوير
    Karımın taşınması ve benim Beyaz Saraty'da yalnız kalmamı konuşmak istemiyor musun? Open Subtitles لا تريدين الحديث عن أن زوجتي تركتني وأنني وحيد في البيت الأبيض؟
    Bu işin arkasında kim varsa, umalım ki annem ve eşim onlardan uzaktadırlar. Open Subtitles من وراء ذلك، يجب أن نأمل أن زوجتي ووالدتي في مكان بعيد عنهم
    Birkaç güne hastaneden beni arayıp karım Fujiwara Hideko'nun öldüğü haberini verecekler. Open Subtitles في غضون أيام قليلة سيتواصل المصح العقلي معنا يقولون أن زوجتي توفيت
    Biliyorsun, karım iki senesini Irak'da geçirdi ve bir çizik bile almadan geldi. Open Subtitles تعرف أن زوجتي قضت سنتين مع القوات في العرق ولم تصب بأي خدش
    Belki merak etmişsinizdir. karım beni gerçekten bağışladı. Open Subtitles لعلّك مهتم لمعرفة أن زوجتي سامحتني تماماً.
    - karım Kızılderililer'den korkar. - Korkacak bir şey yok. Open Subtitles أن زوجتي تخاف من الهنود- لا شئ لديك لتخاف عليه-
    karım, çocuğunun vaftiz anası olduğu halde. Open Subtitles مع أن زوجتي هي الأم الروحية لابنتك الوحيدة
    Üzgünüm karım uykuya dalmış bile ama sana teşekkür ettiğini ve özür dilediğini söyledi. Open Subtitles أخشى أن زوجتي قريبة من النوم لكنها أرسلت شكرها وأعتذارها لك.
    Demiş ki, "karım beni zehirlemeye çalışıyor." Open Subtitles يقول: أيها الحبر, أعتقد أن زوجتي تحاول أن تَسُمني
    Of be zenci, kimsenin Karımın beni sevdiğini söylemesine gerek yok. Open Subtitles أيها الزنجي ، من أنت لتخبرني أن زوجتي تحبني ؟ كوري
    Artık Karımın vücudunu Candarian iblisinin ele geçirdiğini biliyorum. Open Subtitles لقد عرفت الآن أن زوجتي قد تلبسها الشيطان
    Daha önce anlaşmaya vardığımız konularda şu anda sorunlar çıkmasının nedeni Karımın tedavi edilmemiş olmasıdır. Open Subtitles أحد أسباب أننا نواجه صعوبة. على شيء اتفقنا عليه مسبقاً. هو أن زوجتي لم تتشافى تماماً.
    Karımın yakın zamanda öldüğü düşünülürse bana seks testi yapman duyarsızca bir tutum. Open Subtitles كنت قليل الإحساس إذ اختبرتني عن الجنس مع أن زوجتي توفيت للتو
    İlk önce Karımın huzur dolu bir yerde olduğunu ve ruhlarımızın hala manevi bir bağ ile birbirine bağlı olduğunu söyledi. Open Subtitles بالبداية أخبرتني أن زوجتي كانت في مكان هادئ. وأن روحينا لا تزالان متصلتين
    Bakın, ben hayatımı yaşıyorum, umarım eşim de aynısını yapıyordur. Open Subtitles إسمع، أعيشُ حياتي وأتوقع أن زوجتي تفعل نفس الشيء
    Biliyorum. Bazen eski eşim bununla dahi iyi başederdi diye düşünüyorum. Open Subtitles أعلم ، كنت أظن أن زوجتي السابقة ستكون خير معين في هذه المرحلة
    Doğruyu söylemek gerekirse, eşim şüpheli bir şekilde ortadan kayboldu ve bu güne kadar kimse ona gerçekte ne olduğunu anlayamadı. Open Subtitles الحقيقة أن زوجتي قد اختفت في ظروف غامضة وحتى هذا اليوم لا يعلم أحد ماذا حدث لها
    eşimin bu adamı daha önce görmediği çok açık. Open Subtitles أيها المفتش ، واضح أن زوجتي لم ترى ذلك الرجل من قبل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more