York ve 59. Sokak Köprüsünde buluşalım. | Open Subtitles | أيمكن أن نتقابل عند تقاطع يورك وشارع الجسر التاسع والخمسين؟ |
Gelecek hafta yine aynı saatte mi buluşalım? | Open Subtitles | تريد أن نتقابل إذاً في نفس الوقت الأسبوع القادم؟ |
Jimnastik salonunda buluşacaktık. Kaçtığını söylediler. Her şey yolunda mı? | Open Subtitles | من المفروض أن نتقابل في الصالة الرياضية لقد قالوا بأنك ذهبت هل كل شئ بخير؟ |
Benimle burada Rus bölgesinde buluşmak istemeniz iyi bir başlangıç değil. Korkuyordum. | Open Subtitles | طلبتى منى أن نتقابل هنا فى القطاع الروسى, وتلك ليست بدايه مُشجعه |
Belki bir şeyler içmek için buluşuruz ve bana ön tarafını gösterirsin. | Open Subtitles | ربما يمكننا أن نتقابل فيما بعد, وساعتها يمكن أن أراك من الأمام. |
- Bir dahakine orada Buluşmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نتقابل هناك المرة القادمة عبقرية إذا، |
Bir ay içinde başka bir iznim daha var belki o zaman görüşebiliriz. | Open Subtitles | إذاً، اسمعي، لديّ عطلة أخرى بعد شهرٍ تقريباًَ، لذا يمكننا أن نتقابل عندها. |
Tıpkı Biz tanışmadan önce insani yanımı engellediğim gibi. | Open Subtitles | مثلما كبحتُ نصفي البشري سابقاً قبل أن نتقابل |
Yalvarırım sana, bir yer belirleyelim ve buluşalım. | Open Subtitles | حددي لي الزمان والمكان الذي يمكننا أن نتقابل به |
Bir saat sonra ofisinde buluşalım mı? | Open Subtitles | ما رأيك أن نتقابل في مكتبك بعد ساعة؟ رائع. |
Daha sonra bir şeyler yemek için buluşalım mı? Olur. | Open Subtitles | إنني أتسائل إن كنتِ تودين أن نتقابل لنأكل شيئاً بعد العمل |
Daha sessiz bir yerde buluşalım. | Open Subtitles | يمكننا أن نتقابل في مكان هادئ قليلاً |
Bir dahaki sefere daha iyi bir yerde buluşalım olmaz mı? | Open Subtitles | ...بإمكاننا أن نتقابل في مكان آخر في المرة القادمة؟ |
Tek bildiğim.... ... bu gece onunla New York'ta buluşacaktık. | Open Subtitles | .. كل ما أعرفه أنه من المفترض أن نتقابل الليلة في نيويورك |
Kahve içmek için buluşacaktık. | Open Subtitles | إعتقدتُ إننا المفروض أن نتقابل لشرب القهوة. |
-Seninle evde buluşmak istemedim. | Open Subtitles | لا أريد أن نتقابل في المنزل، حتى لا تقع مشاكل. |
Bu, bir gün, umarım buluşuruz ve mutlu olacağımız bir yer. | Open Subtitles | إنه مكان، في يوم من الأيام أتمني أن نتقابل ونصبح سعداء |
Buluşmalıyız. Derhal Buluşmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتقابل ، يجب أن نتقابل حالا |
Seninle bu son birkaç konuşmamızda seninle o kadar güzel vakit geçirdim ki belki görüşebiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | أصغي , أنا لم يكن لدي مثل هذا الوقت الجيد أتكلم إليك ِ هذه المرات الماضية كنت أفكر ربما يمكننا أن نتقابل |
Bu yıllar önceydi, Biz tanışmadan önce. | Open Subtitles | ذلك كان قبل سنوات قبل أن نتقابل |
Sık sık görüşemeyiz. | Open Subtitles | لن نكون قادرين على أن نتقابل بكثير من الأحيان. |
Gezegeninize güvenli bir geçiş istiyorum, bu sayede, yüz yüze görüşebilir ve iki tarafı da ilgilendiren konuları tartışabiliriz. | Open Subtitles | أرغب بأن يسمح لي بمرور سالم الى كوكبكم ليمكننا أن نتقابل وجهاً لوجه ونناقش مشكلة محددة تهمنا على حد سواء |