"أن نخرج" - Translation from Arabic to Turkish

    • gitmeliyiz
        
    • Gidelim
        
    • çıkıp
        
    • gitmemiz
        
    • çıkarmalıyız
        
    • çıkma
        
    • gidip
        
    • çıkalım
        
    • çıkabiliriz
        
    • çıkarız
        
    • çıkacağız
        
    Ve bu dünyanın sonu gelmek üzere buradan bir an önce defolup gitmeliyiz. Open Subtitles وهذا العالم اللعين إقتربت نهايته. ويجب علينا أن نخرج من هذه الورطة اللعينة.
    Bu çok fazla yakın. Hadi buradan gitmeliyiz. Open Subtitles أنه طريق قريب جدا تعالِ، نحن يجب أن نخرج من هنا
    İleride bir ışık var. Belki oradan çıkabiliriz. Gidelim. Open Subtitles هناك ضوء أمامنا ربما يمكن أن نخرج من ذاك الطريق دعنا نذهب
    Her gün dışarı çıkıp yapmamız gerekenleri yapabiliyorsak, bu iş sayesindedir. Çünkü hayatlarımızdaki en değerli şeylerin emin ellerde olduğunu biliriz. TED إذ سمح لنا أن نخرج ونتمّ أعمالنا في الحياة كل يوم، ونحن ندري أن أثمن ما في حياتنا في أياد أمينة.
    Evet, birlikte bir yere gitmemiz ne güzel olurdu, değil mi? Open Subtitles نعم، ألن يكون لطيفاً إذا إستطعنا أن نخرج سوياً فقط أنا وأنت؟
    Şimdi, öncelikle evlat kafandan bütün bu ortaçağ düşüncelerini çıkarmalıyız. Open Subtitles لابد أن نخرج جميع الأفكار الشياطنية من دماغك
    Hala fırsatımız varken, buradan hemen gitmeliyiz! Open Subtitles أعتقد أننا يجب أن نخرج من هنا بينما هو هادئ
    Hadi, Andy bizi görmeden önce buradan gitmeliyiz. Open Subtitles هيا, يجب أن نخرج من هنا قبل أن يرانا, أندي
    Ah! Nefes nefese kaldım. Buradan gitmeliyiz Pero. Open Subtitles أريدك أن تخبر العالم عن سبب قتالنا يجب أن نخرج من هنا يا بيرو، لا نقدر فعل شئ لوحدنا
    Bu şehirden kaçmalıyız. Meksika. Meksika'ya gitmeliyiz. Open Subtitles يجب أن نخرج من هذه المدينة المكسيك , يجب أن نذهب إلى المكسيك ؟
    Gelmeden önce mutluydu Buradan gitmeliyiz. Open Subtitles لقد كانت سعيدة قبل ان ننتقل يجب أن نخرج من هنا.
    Bu kişisel karar değil. Bu bizim ailemiz. Buradan gitmeliyiz. Open Subtitles اننا لسنا أعمال تجارية، اننا عائلة نحن يجب أن نخرج هنا
    Bence bu adam bizi doldurup rafına koymadan önce toz olup Gidelim. Open Subtitles أري أن نخرج من هنا قبل أن يحشرنا بابا نويل جميعا في المدخنة
    Gidelim, çocuklar yukarı çıkıyoruz! Open Subtitles يجب أن نخرج من هنا هيا بنا ايها يارفاق ، نحن نصعد
    Benim numaram burada. Belki biz birara çıkıp biryerlede kahve içebiliriz. Open Subtitles ها هو رقم هاتفى, ربما بإمكاننا أن نخرج لنشرب القهوة لاحقاًً
    5 dakika sonra gündüz bölgesinden çıkıp, görsel teması kaybedeceğiz. Open Subtitles خمس دقائق قبل أن نخرج من الجانب المظلم ونفقد الرؤيه
    - Buradan gitmemiz gerek. - Yaptığım hesaplamalar doğru ise... Open Subtitles يجب أن نخرج من هنا إذا كانت حساباتي صحيحة
    Bu insanları buradan çıkarmalıyız. Herkesin gitmesi gerekiyor, tamam mı? Open Subtitles يجب أن نخرج الناس من هنا أسرعوا للخارج بسرعة
    Kıçımızla mikado oynayabilme ihtimalimiz, gün doğmadan buradan çıkma şansımızdan daha fazla. Open Subtitles من المستحيل أن نخرج من هنا الليلة سيكون لدينا حظ أوفر بأن نلعب لعبة إلتقاط العصيّ بواسطة مؤخراتنا من أن نطير قبل الفجر
    Kendi küçük kültürel gettomuzdan dışarıya çıkmalı ve gidip bir sonrakini ziyaret etmeliyiz ve bir sonrakini... TED علينا أن نخرج من عزلتنا الحضارية ونزور الآخر ثم الآخر.
    Buradan çıkmamız gerek. çıkalım. Ben toplanmaya başIıyorum, Haşmetmeapları. Open Subtitles يجب أن نخرج من هنا بدأت فى إعداد الحقائب يا صاحب السمو الأساسيات فقط
    Hey dinle, eğer bir gün birisiyle görüşürsen arada sırada dördümüz beraber dışarı çıkarız. Open Subtitles أصغِ, إن حظيتِ بموعد يوماً, ربما جميعنا الأربعة بمقدورنا أن نخرج معاً في وقتٍ ما
    Buradan dışarı çıkacağız. Dedem geldiğinde de ona yardım edeceğiz. Open Subtitles يجب أن نخرج من هنا لنساعد جدى حينما يأتى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more