Bu olaydan haberim yok ama eminim bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | لست متأكداً من ذلك ولكني متأكد من أن هناك تفسير. |
Hadi, burada kalamayız. Bak, buradaki her şey için bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | هيا , لآ يمكننا البقاء هنا لابد من أن هناك تفسير لكل هذا |
- O oda da bir şeyler oluyor. ama eminim bunların mantıklı bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | شيء ما حدث في تلك الغرفة روبرت لم لا تصدقني؟ أصدقك , و لكني متأكد أن هناك تفسير منطقي |
İnsan aklına koydu mu, her şeye akılcı bir açıklama bulabilir. | Open Subtitles | أتعلم أن هناك تفسير منطقي لكل شيء لو وضعته في ذهنك فقط ؟ |
Bence bunun başka bir açıklaması var. | Open Subtitles | وبشرته جافة ومقشرة لا بد أن هناك تفسير آخر |
- Victor tüm bunların bir açıklaması olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أن هناك تفسير لكلّ هذا |
Bana olanların mantıklı bir açıklamasının olduğunu mu söylüyorsunuz? | Open Subtitles | أتقول أن هناك تفسير منطقي لما حدث لي ؟ |
Mantıklı bir açıklaması vardır. Bekleyin. | Open Subtitles | أعرف أن هناك تفسير منطقي لهذا، انتظريني وحسب. |
Sakin ol. Eminim bütün bunların bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | اهدأ فقط أنا واثق من أن هناك تفسير منطقي |
Bunu bilemeyiz. Eminim bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | نحن لا نعرف هذا , أنا متأكدة من أن هناك تفسير |
Her zaman mantıklı bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | ... من الواضح أن هناك تفسير منطقي الأمر ليس بتلك السهولة دائماً أنا فقط أطلب منكِ أن تدعيهم بسلام |
Pekala, eminim makul bir açıklaması vardır ve herkes... | Open Subtitles | حسناً ، أنا متأكدة أن هناك تفسير منطقي والجميع... |
Eminim ki, kesinlikle çok iyi bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | أنا متأكد أن هناك تفسير جيد وتام للأمر |
Eminim bu bilgi boşluğunun psikolojik bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | أنظر ، أنا متأكدة من أن هناك تفسير علمي لما حدث . |
- Mantıklı bir açıklaması vardır, tatlım. | Open Subtitles | متأكده أن هناك تفسير منطقي عزيزتي |
Eminim hepsi için akılcı bir açıklama vardır. | Open Subtitles | المقاييس خاطئة، أنا متأكد أن هناك تفسير منطقي لكل هذا |
Burada olanların bilimsel bir açıklaması var. | Open Subtitles | لابد أن هناك تفسير علمي لما يحدث هنا |
Ama bunun başka bir açıklaması olduğunu biliyorum. Evet, çocuklardan birinin yaşadığı... | Open Subtitles | لا أعرف ، لكن أعرف أن هناك تفسير أخر |
Mantıklı bir açıklamasının olduğunu biliyordum Barney. | Open Subtitles | عرفت أن هناك تفسير معقول، (بارني). |