"أن يبرد" - Translation from Arabic to Turkish

    • Soğumadan
        
    • soğumasın
        
    Güzel, haydi bu uzun hikâyeyi sonraya erteleyelim ve Soğumadan şunları yiyelim. Open Subtitles حسناً ، يمكننا الحديث لاحقاً دعونا نأكل الطعام اللذيذ قبل أن يبرد
    Onları yatırırsan belki de her şey Soğumadan bir şeyler yiyebiliriz. Open Subtitles لو أثنيت عليهم ربما نستطيع الأكل قبل أن يبرد كل شيء
    Tamam, millet bu kadar yeter, yemekler Soğumadan yemeye başlayın. Open Subtitles نعم حسناً، جميعكم، دعونا نجلس و نأكل قبل أن يبرد الطعام
    Madem öyle Soğumadan götürelim. Open Subtitles إذاً اسمح له أن يأكل لحم البقر الخاص به قبل أن يبرد
    Suyu dök, Mordecai. Hadi, soğumasın. Open Subtitles صب الماء ، مورديخاى قبل أن يبرد
    Onları yataklarına sokabilirsen, her şey Soğumadan yemeğe başlayabiliriz. Open Subtitles لو أثنيت عليهم ربما نستطيع الأكل قبل أن يبرد كل شيء
    Anneni, tüm hisselerini ona bırakması için ikna etti ve sonra annenin vücudu bile Soğumadan ortadan yok oldu. Open Subtitles أقنعت أمك أن تترك لها كل هذه الأسهم ثم اختفت قبل أن يبرد جسمها
    Soğumadan yemeğini yesen iyi olur. Open Subtitles اسمعي ، من الأفضل لكِ أن تتناولي طعامكِ قبل أن يبرد
    Onları yatırırsan, yemekler Soğumadan önce karnımızı doyurabiliriz belki. Open Subtitles أخلدهم للنوم ، لعلنا نستطيع الأكل قبل أن يبرد الأكل
    Pekala, Soğumadan önce sıcakken yemelisin. Open Subtitles حسنا , تناوله قبل أن يبرد تناوله و هو دافئ
    Siz beyler masadaki her şey buz gibi Soğumadan gelip yer misiniz lütfen? Open Subtitles هيا إنهضوا يا رجال قبل أن يبرد الطعام بأكمله الطاوله تنتظر
    Lakin daha bedeni Soğumadan, oğlunu öldürüp tahta kendim çıkmak için plan yaptım. Open Subtitles ولكن قبل أن يبرد دمه تآمرت لقتل ابنه والاستيلاء على الحكم لنفسي
    Onu o kadar seviyordun ki daha cesedi Soğumadan sana verdiği kolyeyi sattın. Open Subtitles لقد أحببتها بشدة لدرجة أنكِ بعتِ قلادتها قبل أن يبرد جسدها.
    Git elini yüzünü yıka ve kız kardeşini tavuk Soğumadan önce bul getir, olur mu? Open Subtitles . لما لا تستحم وتبحث عن أختك حسناً , قبل أن يبرد ذلك الدجاج ؟
    Her şey Soğumadan önce yiyip bitirelim millet. Open Subtitles هيا جميعا لنبدأ الأكل قبل أن يبرد كل شيء
    Fakat eğer değerli eşyalarınızı bize verirseniz dana etiniz Soğumadan buradan gitmiş oluruz. Open Subtitles لكن إن سلمتم أشيائكم الثمينة، فسنذهب في طريقنا قبل أن يبرد طعامكم.
    Havalar Soğumadan evvel olmalıydı. Elbette kuleler tamamlanmadan önce de... Open Subtitles يجب أن يكون قبل أن يبرد الطقس وقبل أن ينتهي بناء البرجين.
    Soğumadan adamını ringe soksan iyi olur. Open Subtitles أفضل الحصول على رجلك في حلقة قبل أن يبرد قبالة.
    - Kahvaltın soğumasın. Open Subtitles لم أرد أن يبرد الإفطار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more