Hiç değer verdiğim birinin bundan etkileneceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | ولم ألفت النظر أنه قد يؤثر على شخص أهتم بشأنه |
Hatta bunu çok değer verdiğim birine yardım için yapıyorum diyebiliriz. | Open Subtitles | في الواقع, أنا أقوم بكل هذا لأساعد شخصاً ما أهتم بشأنه كثيرا. |
Ve değer verdiğim birine yalan söyledim bugün. | Open Subtitles | و لقد كذبت على شخصاً أهتم بشأنه اليوم. |
Ve gerçekten onu önemsiyorum, bu sadece... | Open Subtitles | وأنا حقاً أهتم بشأنه ..إنه فقط |
- Evet, onu önemsiyorum. | Open Subtitles | أجل أهتم بشأنه |
Ne de olsa çok önem verdiğim birisine inanılmaz derecede benziyor. | Open Subtitles | ... بعد ذلك كله فهي مماثلة تماماً لشخصاً ما أهتم بشأنه كثيراً |
Bu şarkı oldukça değer verdiğim biri için. | Open Subtitles | هذه الأغنية عن شخص أهتم بشأنه كثيراً |
değer verdiğim her şey burada. | Open Subtitles | كل ما أهتم بشأنه هنا |
Hala değer verdiğim birisin. | Open Subtitles | إنك ما زلت شخصاً أهتم بشأنه |
değer verdiğim herkes burada. | Open Subtitles | كل من أهتم بشأنه, موجود هنا |
- Çünkü bana karşı bir davan varsa değer verdiğim birinin bağırsaklarını çıkarman an meselesi. | Open Subtitles | ... (هارفي) - لأنه اذا كنت على قضية - ضدي, فهذه مسألة وقت حتى تنهب شخصا ما أهتم بشأنه |
Tek önem verdiğim şey bu. | Open Subtitles | وهذا كل ما أهتم بشأنه. |