En önemlisi bizim elimizde olduğunu bildiğiniz Eskiler'den kalan silah. | Open Subtitles | أهمها سلاح القدماء والذي تعرف أننا نملكه |
Bütün sorumluluklarından kaçtı buna en önemlisi olan halefini bulmak da dahil. | Open Subtitles | لقد تهربت من كل مسؤولياتها بما في ذلك أهمها: تحديد خليفتها |
İlk adım, ne gerçek, ne değil öğrenmek. En önemlisi de, Dekan Pelton Greendale Üniversitesi bir köpeğe diploma verdi mi? | Open Subtitles | الخطوة الأولى هي معرفة الحقائق و أهمها هو، أيها العميد، هل قمنا بإعطاء شهادة لكلبة ؟ |
En önemlisi de deveyi kontrol etmektir. | Open Subtitles | و أهمها هو كيفية السيطرة على الجمل |
(Gülüşmeler) Ama annem bana birçok şey öğretti, en önemlisi sevginin her şeye hükmettiğini öğretti. | TED | (ضحك) أمي علمتني أمور كثيرة، لكن، أهمها بأن الحب يفوز. |
En önemlisi, Müdür Günü'ydü. | Open Subtitles | و أهمها عيد المدير |
En önemlisi, Müdür Günü'ydü. | Open Subtitles | و أهمها عيد المدير |
Ama en önemlisi kostümler. | Open Subtitles | ولكن أحد أهمها هي الملابس |
Ama bunlardan en önemlisi öngörüdür. -Kek yere düştü. | Open Subtitles | ولكن أهمها الرؤية |
En önemlisi adapte olmayı öğretti. | Open Subtitles | أهمها علمتنّي كيف اتأقلم. |
En önemlisi ise... | Open Subtitles | أهمها هو... |