| Olay bizi aşıyor. emirleri Şef Vick'ten alıyoruz. | Open Subtitles | لم يعد الأمر بهذه البساطة لدينا أوامر مباشرة من الرئيسة |
| Hindistan hükümeti, onun direkt emirleri ihlal ettiğini inkar etti. | Open Subtitles | الحكومة الهندية تنكرت له لإنتهاك أوامر مباشرة |
| Ajan Rossabi'yle arkamdan dolaplar çevirmek Seth'in flaş belleğini deşifre etmek içn teknisyenler toplamak apaçık kesin emirleri bir hiçe saymaktır. | Open Subtitles | إزعاجي بالعميل " روسابي " وجمع العاملين لفك شفرة القطعة حرف صارخ عن أوامر مباشرة |
| Bütün emirleri Kaiser bizzat veriyor. | Open Subtitles | كلها أوامر مباشرة من القيصر بنفسه. |
| Sen de benimle işbirliği yapmak için kesin emirler aldın. | Open Subtitles | وأنتِ لديكِ أوامر مباشرة من "الإشراف" تحتم عليكِ مساعدتي |
| Sean Bennigan birinin emirleri üzerine oradaydı. | Open Subtitles | شون بينجين" كان هناك بواسطة" أوامر مباشرة من شخص ما |
| Yeni patronumun emirleri. | Open Subtitles | إنها أوامر مباشرة من رب عملي الجديد. |
| Başkan Gunderson'ın köpeğinin emirleri altında çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نتصرف بموجب أوامر مباشرة |
| Prensin bu konuda kesin emirleri var. | Open Subtitles | -لكنْ لديّ أوامر مباشرة مِن الأمير |
| O emirleri doğrudan Albay Redding'den alıyor. | Open Subtitles | - - لتلقي أوامر مباشرة من العقيد ردينغ. |
| Şimdi de ben kesin emirler veriyorum. | Open Subtitles | -و الآن لديك أوامر مباشرة منّي |
| - İzin verilmedi. - kesin emirler aldım... | Open Subtitles | الإذن مرفوض - ... لدي أوامر مباشرة - |