O her nerede ise, onunla birlikte olmak ve Dumanlı Dağ'da geçirdiğim vaktin bana ne kadar ilham verdiğini anlatmak isterdim. | TED | أود لو استطعت الجلوس معه. أينما كان. وأتشارك معه في كم ألهمتني الفترة التي قضيتها في سموكي مونتين |
Tony hayatım, senin için zamanı geri çevirebilmeyi isterdim. | Open Subtitles | عزيزي توني كم كنت أود لو أستطيع أن أرجع بعقارب الساعة من أجلك |
Ben de onu senin anlattığın haliyle tanımak isterdim. İnsanı gülmekten öldürürdü. | Open Subtitles | الطريقة التى تتحدثين بها عنه تجعلنى أود لو كنت عرفته كأن يقضى عليك بالضحك |
keşke güneşi tersine çevirip dünyayı daha yaşanır kılabilecek güce sahip olsaydım. | Open Subtitles | أود لو أنّ لديّ القوة لأعكس الشمس وأعيد العالم إلى وضعيته الملائمة |
keşke güneşi tersine çevirip dünyayı daha yaşanır kılabilecek güce sahip olsaydım. | Open Subtitles | أود لو أنّ لديّ القوة لأعكس الشمس وأعيد العالم إلى وضعيته الملائمة |
Kitabın hakkında konuşmak isterdim. Gerçekten. İyi bir editörümdür. | Open Subtitles | أود لو أسمع عن كتابتك، أود ذلك حقاً فأنا محررة جيدة |
Bir kere olsun birinin teklif etmesini isterdim, hepsi bu. | Open Subtitles | أود لو يسألنى شخص ما ولو مرة واحدة، هذا كلّ شيء |
Ben de bu dansa katılmak isterdim ama doğuma 3 ay kaldığı için plasentayı rahim ağzından ayırmak istemiyorum. | Open Subtitles | كنت أود لو أرقص معكم ولكن كوني في الشهر التاسع فأنا لا أود أن أخاطر بأن تنفصل المشيمة عن الرحم |
Dinle, Billy. Yardım etmek isterdim ama beş parasızım. Belki senden beş bin koparabilirim. | Open Subtitles | أود لو انني استطيع مساعدتك يا صديقي ولكن في الحقيقه لن افعلها بأقل من 5 آلاف |
Aslında burada olsun isterdim ama ailesi gelenekçi. | Open Subtitles | في الحقيقة أود لو أنها هنا لكن عائلتها تقليدية |
Size yazarken nasıl da acılar içinde olduğumu görebilmeniz için burada olmanızı isterdim. | Open Subtitles | ..كم أود لو أنك معي الأن لكي ترى مقدار الآلم الذي أتحمله للكتابة إليك |
Size yazarken nasıl da acılar içinde olduğumu görebilmeniz için burada olmanızı isterdim. | Open Subtitles | كم أود لو أنك معي الأن لكي ترى مقدار الآلم الذي أتحمله للكتابة إليك |
Seçenekler konusunda bana danışılmış olmasını isterdim. | Open Subtitles | ولكن كنت أود لو أنكم استشرتوني باختياركم |
-Debra'nın yerinde olsam ne isterdim? | Open Subtitles | ساقول لك ماذا أود لو كنت بمكان ديبرا |
Kendi bayrağımızı çekip, kaptanı cana yakın bir şekilde gemimize davet ettiğimizde, kaptanın suratını görmek isterdim. | Open Subtitles | -كنت أود لو شاهدت منظر وجه قبطانها -حينما رفعنا علمنا ودعوناه بلطف ليتلكأ معنا قليلاً |
Tamam, bak biliyor musun? Kalıp sohbet etmek isterdim, ama... | Open Subtitles | حسناً، أود لو أبقى وأدردش، لكن.. |
Bazen keşke süper kuvvet yerine süper duyma gücün olsaymış diye düşünüyorum. | Open Subtitles | أتعلم أحيانا أود لو كان لديك سمع خارق بدل من القوة الجسدية |
- Burada olacağız. keşke, uçurumdan inme olayını anlasaydım. | Open Subtitles | أود لو كانت لدي فكرة أفضيل حول عمل كل تلك الأشياء |
keşke daha iyi koşullarda karşılaşabilseydik, şimdilik bu imkansız görünüyor. | Open Subtitles | أود لو أننا التقينا تحت ظروف أفضل الآن يبدو أنه من غير المرجح |
keşke anlatabilsem, ama yapamam. | Open Subtitles | لا أستطيع اكتشافه أود لو أنني أستطيع ، لكن لا أقدر |