Ancak bu görevde uçuşun büyük kısmını Oren yönetecek. | Open Subtitles | أجل، سيدى ولكن أورن) هو من سيقود الطاقم) |
Dr. Partenza'nın kaybı ve Oren Monash'ın yaralanması üzerine Kaptan Spurgeon Tanner misyonun başına geçti. | Open Subtitles | بعد فقدان د. (جاس بارتنزا) وإصابة (أورن موناش) النقيب (سبورجون تانر) المسؤل عن المهمة |
Teşekkür ederim, Başkan Helgesson. Lütfen. Orin. | Open Subtitles | أشكرك أيها الرئيس هيلجسون لا أرجوك , نادني أورن |
Orin Helgesson aradı beni. Senin için endişelendiğini söyledi. | Open Subtitles | جائني إتصال من أورن هيلجسون يخبرني بأنه قلق بشأنك |
Orrin, polislerin nasıl düşündüğünü bilirim. Mesaj arabada. | Open Subtitles | "أورن" , أعرف كيف يفكر الشرطيون القصاصة فى السيارة |
Uzun zaman oldu, Orin-san. | Open Subtitles | (مضى وقت طويل لم أركِ أيتها الجدة (أورن |
Beklediğimiz gibi önemli bir iş yaptın, Orin-yan. | Open Subtitles | أحسنتِ يا (أورن) ، لقد جهّزتِ نفسكِ جيدًا |
Boktan bir talihin varmış, Oren. | Open Subtitles | إذاً لديك الآن صفقة رائعة أتعلم هذا (أورن)؟ |
Bay Oren limuzininde bekliyor. | Open Subtitles | السيّد (أورن) ينتظر في سيّارته الليموزين |
İlk olarak, Misyon Komutanı Oren Monash. | Open Subtitles | (الأول قائد المهمة (أورن موناش |
Oren, Mariette Utah 'da seninkilerin yanında. | Open Subtitles | "أورن)، (ميريت) عند اقاربك فى "يوتاه) |
Oren, giysi basıncı, 3,5. | Open Subtitles | أورن) ضغط البذلة 3.5) |
Sana yardıma geliyoruz, Oren. | Open Subtitles | (لقد اتبعنا طريقتك، (أورن |
Çünkü sen kendini Papa sanıyorsun, Orin. Ve sen Papa falan değilsin. | Open Subtitles | لأنك تعتقد أنك البابا يا أورن و انت لست البابا |
Yarın Orin ile bire-bir görüşmeler var. Oyun dışı kalmayı göze alamam. Sen de alamazsın, Tim. | Open Subtitles | غدا سوف أقف وجها لوجه مع أورن لا أستطيع أن أفوت فرصتي معه وو أنت كذلك يا تيم |
Yala bunu, bebeğim. Tam burasını. Dolunay, Orin. | Open Subtitles | إلحس مؤخرتي يا عزيزي إنها مثل القمر الكامل يا أورن |
- Orin Helgesson bana havuzdaki yiyişmenizi anlattı, Tim. Sen aklını mı kaçırdın? | Open Subtitles | أورن هليجسون أخبرني بالذي فعلته أنت و مربيتك الصغيرة عند البركة يا تيم ما الذي كنت تفكر به ؟ |
Macy benden ayrıldı, Orin Bill'i aramış, işimi kaybedeceğim. | Open Subtitles | ماسي تركتني و أورن إتصل مع رئيسي و سوف أخسر وظيفتي |
Lemke Orin'e ödeme mi yaptı diyorsun? | Open Subtitles | أنت تقول أن ليميكي كان يرشو أورن للفوز ؟ |
Cumhuriyetçiler, kızgınlıkla şikayet etmekteler. Orrin Hatch'in de dediği gibi, | Open Subtitles | الجمهوريين يشتكون بشكل لاذع (كما قال (أورن هاتش |
- Teşekkür ederim Orrin. | Open Subtitles | -شكرا لك , "أورن " |
Aslında, Orin-san, bugün buraya gelmemin bir sebebi var. | Open Subtitles | (بالمناسبة أيتها الجدة (أورن ... أتيت هنا لسبب آخر |
Orin-yan. | Open Subtitles | أورن) ؟ ) |