Khruschev şimdi ise Doğu Almanya lideri Walter Ulbricht'e barış anlaşması önerdi. | Open Subtitles | عرض خروشوف على زعيم ألمانيا الشرقية فالتر أولبريشت معاهدة سلام |
Halkı azaldıkça Ulbricht endişelenmeye başladı. | Open Subtitles | ،بينما كان شعبه يتلاشى أصبح أولبريشت قلقًا |
Sovyet Bloğu dışında çok az ülke Ulbricht'in Alman Demokratik Cumhuriyetini tanımıştı. | Open Subtitles | خارج حدود الكتلة الشرقية، دول قليلة اعترفت (بجمهورية ألمانيا الديموقراطية بقيادة (أولبريشت |
Ulbricht'e göre her iki Alman Devleti de, Doğu ve Batı Almanya tanınmadıkça, Avrupa'da uzun süreli bir barış olmayacaktı. | Open Subtitles | ردّ أولبريشت بأنه من الممكن أن لا يحدث أي سلام دائم في أوروبا حتى يتم الإعتراف بكلا الدولتين الألمانيتين، الشرقية والغربية |
"Ulbricht büyükelçimize barış anlaşması imzalanması ve kontrolün sağlanması sözlerinden bıktıklarını belirtti. | Open Subtitles | فالنتين فالين مستشار خروشوف أشار أولبريشت إلى سفيرنا" أنهم ضاقوا ذرعا بالوعود التي قطعناها لهم بشأن |
Stalin, Walter Ulbricht'i Doğu Almanya'nın yöneticisi olarak seçmişti. | Open Subtitles | (اختار (ستالين) (فالتر أولبريشت ليكون حاكمًا لألمانيا الشرقية |
Stalin'in ölümünden sonra Ulbricht, Almanya'nın kendi idaresindeki bölümünü Stalinci çizgiler doğrultusunda yeniden inşa etmek üzere çaba sarf etti. | Open Subtitles | (سارع (أولبريشت) بعد وفاة (ستالين في إعمار قسمه من ألمانيا (على طول الحدود المؤيدة لـ (ستالين |
Tıpkı Stalin gibi Ulbricht te muhalefete tahammül edemiyordu. | Open Subtitles | على منوال (ستالين) لم يتهاون أولبريشت) مع المعارضة) |
Ulbricht kararlı bir biçimde, Doğu Alman halkından sadakat tazelemelerini istedi. | Open Subtitles | (غير مرتدع؛ طلب (أولبريشت تجديد الولاء من أهل ألمانيا الشرقية |
Kremlin'de teyakkuz halindeki yeni liderler, Ulbricht'e katı politikalarını yumuşatmasını emrettiler. | Open Subtitles | ،بعد تخوف القادة الجدد في الكرملين من ذلك أمرو (أولبريشت) تخفيف سياساته الصارمة |
Sovyet yetkililer, krizin bu şekilde kontrolden çıkmasına göz yuman Ulbricht'e şaşırmışlardı. | Open Subtitles | (صُعقت السلطات السوفيتية أنّ (أولبريشت ساق الأزمة خرج زمام السيطرة |
Ulbricht telefonu bıraktı ve kendi lisanında "Artık bitti!" dedi. | Open Subtitles | وضع (أولبريشت) السماعة :وقال بالألمانية "قُضي الأمر" |
ADC ile ayrı bir barış anlaşması fikri genel olarak, ADC'ni sabit anlaşmalarla yasal olarak bağlayarak politik manada diğer ülkelerle bağlantı kurma niyetinde olan Ulbricht tarafından öne sürülmekteydi. | Open Subtitles | فيرنر إبرلاين مترجم أولبريشت فكرة وجود معاهدة سلام منفصلة مع ألمانيا الشرقية، كانت أساسًا بإقتراح من أولبريشت الذي أراد إلزام "ج أ د" بمعاهدات ثابتة وربطها سياسيًا بالدول الأخرى |
"Ulbricht Grotewoh, Herrnstadt ve başka bir kaç kişi daha Karlshorst'taki Sovyet karargahındaydılar. | Open Subtitles | كارل شيردفان إشتراكي ألماني، حزب الوحدة أولبريشت) و (جروتفول) و (هيرنشتات) وقلة آخرون كانوا) (جميعًا داخل القيادة العامة السوفيتية في (كارلسورتس |
Ulbricht, Karlshorsttaki Sovyet karargahına ulaşınca, K. Schirdewan'a telefon ederek neler olduğunu sordu. | Open Subtitles | عندما وصل (أولبريشت) إلى القيادة (السوفيتية العادمة في (كارلسورتس ألكسندر بوجومولوف السفارة السوفيتية ببرلين الشرقية (هاتف (كارل شيردفان وسأله عمّا يجري |