"أوّل من" - Translation from Arabic to Turkish

    • ilk kişi
        
    • ilk seferin değildi
        
    Çünkü ameliyathanede solo ameliyat yapacak ilk kişi belanın tekidir. Open Subtitles إذ أنّ أوّل من يتاحُ لهُ الوقوفُ بمفردهِ في غرفة العمليّات هو الأقوى
    Zamanının azaldığını gören ilk kişi olmazdı herhalde. Open Subtitles ولن يكونَ هذا الرجل أوّل من يتحيّن الفرصة
    Çiçek hastalığı değilse, oraya giren ilk kişi sen olabilirsin. Open Subtitles سنحصل على نتائجنا خلال 8 ساعات إن لم يكن الجُدَرى، ستكونين أوّل من يدخل
    Ve o kadar olasılığın arasında annenin aradığı ilk kişi siz olmuşsunuz. Open Subtitles و عن نّية وقصد، كنتَ أنتَ أوّل من إتصلت بهِ الأم.
    Buluştuğumuzda, ilk seferin değildi. Open Subtitles لم أكُ أوّل من أقمت معه علاقة عندما مارسنا أوّل مرة.
    Davayı nasıl çözdüğümü duyan ilk kişi olmak istemez misin? Open Subtitles أقصد، ألا تُريد أن تكون أوّل من يعرف من فعل ذلك؟
    Bana yardım eden ilk kişi karşılığında yardımımı alacaktır. Open Subtitles أوّل من يُقدِم علي مساعدتي سينالها بالمُقابل.
    - Hayır. Ama eğer olursa, arayacağım ilk kişi sensin. Open Subtitles لكن لو أردتُ مُساعدة، فستكون أوّل من أتّصل به.
    Will, burada olacağını söyledi ve ben de seni karşılayan ilk kişi olmak istedim. Open Subtitles قال ويل أنّك ستكونين هنا, وأردت أن أكون أوّل من يحييكِ
    Seninle evlenmeyi isteyen ilk kişi olduğumu hayal edemiyorum. Open Subtitles لا يمكنني أنْ أتخيّل إنني أوّل من طلب يدكِ
    Ama bu sorunun cevabını öğrendiğimde bunu bilen ilk kişi sen olacaksın. Open Subtitles لكن حيّنما أعرف إجابة هذا السؤال، ستكونين أوّل من أخبره.
    Onunla yattığını bana söyleyen ilk kişi Tessa'ydı. Open Subtitles تيسا أوّل من اخبرني أنّك كنتِ تضــاجعينه.
    Bizi kutlayacak ilk kişi sen olabilirsin. Open Subtitles يمكنكَ أن تكون أوّل من يهنّئنا
    Mateo, Ernesto kazaya sebep olmadığı gibi aynı zamanda size yardıma gelen ilk kişi olmuş. Open Subtitles "ماتيـو"! ، "إرنسـتو" لم يتسبّب في الحادث بالإضافة أنه أوّل من ساعدكم
    Fakat fizik ve matematiğin geliştiği yıllarından ardından, belki şimdi bir karadeliğin nasıl doğduğunu tümüyle anlayan ilk kişi olabileceğini düşünüyor. Open Subtitles لكن بعد عدة سنوات من تحديث الفيزياء والرياضيات فهو يعتقد الآن أنه ربما يكون أوّل من يفهم تماماً كيفية تكوُّن الثقب الأسود
    Peki neden Colette'nin aradığı ilk kişi kocası değil de sen oldun? Open Subtitles -لمَ كنتَ أوّل من إتّصلت بهِ، و ليس زوجها؟
    Bu acıyı hisseden ilk kişi sen misin? Open Subtitles أتظنّ نفسكَ أوّل من يمرّ بذلك؟
    Kafama silah dayayan ilk kişi olduğunu mu sanıyorsun? Open Subtitles -أوَتحسب نفسكَ أوّل من يصوّب سلاحًا تجاهي؟
    Karşına çıkan ilk kişi teslim olsa dahi saldırıya geçeceğine şüphem yok. Open Subtitles "إنّي موقنٌ أنّه سيهاجم أوّل من يقابله حتّى لو استسلم له"
    O yüzden dönüştüreceğim ilk kişi o olacak. Open Subtitles لذا ستكون أوّل من أحوّله، أما البقيّة
    Freebo ilk seferin değildi. Değil mi? Open Subtitles أنّك تقوم بهذا منذ مدّة، لم يكن (فريبو) أوّل من تقتل، أليس كذلك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more