"أين سيكون" - Translation from Arabic to Turkish

• nerede olacağını
• nerede olacak
• neresi olacak
• nerede olabileceğini
• yer neresi
• nereye kuruyoruz
• nereye gideceğini
• neresi olurdu
• nerede olabilir
• nerede olduğunu

Nerede olduğumuzu biliyorsa... biz de onun nerede olacağını çok iyi biliyoruz.
..حسناً ،إن كان يعرف أين نحن فنحن نعلم بكل تأكيد أين سيكون

nerede olacağını, kim olacağını asla bilemiyorsunuz.
بأنكِ لا تعرفين أين سيكون أو ماذا يمكن أن يكون

Ames, bir defa daha soruyorum Chance ve takımının nerede olacağını söyler misin?
أميس, انظري مرة أخرى اشرحي لي أين سيكون تشانس وفريقه

nerede olacak? Laboratuvarında tabi.
في مختبره و أين سيكون غير ذلك ؟

Luther, bir yıl sonra bugün, Dow endeksi nerede olacak?
(لوثر), بعد عام من اليوم, أين سيكون المعدل الإقتصادي ال(دو)؟

Squirrel'ın nerede olacağını bilmek isteyen de arkadaşların.
وأصدقاؤك يريدون أن يعرفوا أين سيكون سكويرل ؟

Kemana dair dosyaları nereye sakladığını bilmiyoruz; ama bu öğleden sonra nerede olacağını biliyoruz.
، إننا لانعلم أين أخفى ملف الكمان ولكننا نعلم أين سيكون هذا المساء

Bugün SECNAV'ın nerede olacağını bilen, bir sürü mutsuz iş ortağınız vardı.
العديد من جماعتك التعساء عرفوا بالتحديد أين سيكون وزير البحرية اليوم.

Yani bu adamı yakalamak için ya nerede olduğunu ya da nerede olacağını öğrenmemiz gerekiyor.
للإيقاع بهذا الرجل، علينا أن نعرف أين هو أو أين سيكون

Yani bu adamı yakalamak için ya nerede olduğunu ya da nerede olacağını öğrenmemiz gerekiyor.
للإيقاع بهذا الرجل، علينا أن نعرف أين هو أو أين سيكون.

Eğer yeşil renk bizde olsaydı, nerede olacağını bilirdiniz.
إذا كان لدينا طلاء أخضر، أنت تعرف أين سيكون

Kim olduğunu bilmiyoruz ama ne zaman nerede olacağını biliyoruz.
لسنا نعلم هويته، لكننا نعلم أين سيكون ومتى.

Johnny Amato. Yarın gece nerede olacak?
جوني آماتو، ليلة الغد أين سيكون ؟

Dört Ay Önce Düğün nerede olacak bu arada?
أين سيكون الزفاف على أية حال ؟

- Geçen hafta nerede olduğu ya da gelecek ay nerede olacak.
لا حيث كان الأسبوع الماضي -أو أين سيكون خلال شهر

Yatağım nerede olacak?
أين سيكون سريرى؟

Söyle uçuştan önce hainlerimiz nerede olacak?
أين سيكون خونتنا قبل الرحلة؟

O da "tabii ki" dedi. Ben de "Merak ediyorum, fabrikanın yeri neresi olacak?" diye sordum.
أجابني بنعم ، ثم قلت أنا تساءل أين سيكون ؟

Baba , kim olduğunu bilmiyorum... ama nerede olabileceğini ve oraya gelmeden önce neyapacağını biliyorum.
أبى,أنالا أعرفمنهو... لكنى أعرف أين سيكون و ماذا سيفعل قبل أن يصل هناك

Sıradaki yer neresi?
أين سيكون التسليم التالي؟

Dükkanı nereye kuruyoruz?
إذا، أين سيكون متجرنا؟

Bana nereye gideceğini söylememişti gerçi.
. هو لم يخبرنى أين سيكون مع ذلك

İkiniz dünyada herhangi bir yere gitmek isteseydiniz çıktığınızda, neresi olurdu?
أن كنتم أنتم الأثنين يمكنكم الذهاب لأي مكان في العالم في موعد أين سيكون ذلك المكان؟

Eğer tuvalette değilse ve televizyon seyretmiyorsa nerede olabilir ki?
إذا كان ليس في الحمام ولا يشاهد التلفاز أين سيكون غير ذلك؟